Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Gitmiş gitmekte olan

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Muharrem İnce ciddiye alınan bir politikacı değil.
Partisi geçici bir "hobiden" ibaret... Boş kalmamak ve boşlukta kalmamak için bir vakit doldurma aracı... Asıl derdinin Kılıçdaroğlu devrilir devrilmez CHP'nin başına "oynamak" olduğunu çocuklar bile biliyorlar.
Cumhurbaşkanlığı hevesi için de 2028, hatta 2033 seçimlerini beklemesi gerekebilir...
Fakat ilginç bir laf etmiş:
"Önümüzdeki kurultayda Atatürk genel başkanlığa aday, İsmet İnönü de genel sekreter olsa kaybederler!"
CHP içindeki Kürtçüler herhalde oy vermezler...
Bak sosyalistler verirler ha!
Fakat soruyu daha da köklü bir hale getirebiliriz:
Acaba serbest bir genel seçimi kazanabilirler miydi?
Atatürk kazanırdı.
Gerçi hiçbir serbest seçime girmemiştir ama kazanırdı. O bir politikacı değil bir devlet kurucuydu, bir devlet adamıydı. CHP genel başkanıydı ama kişiliği ve kimliği CHP'nin çok çok üstündeydi.
"Halk İsmet'i sevemedi" demiş, kendi yerine ölümünden sonra Fevzi Çakmak'ı önermişti...
İnönü hayatında bir tek genel seçim kazanmıştır: 1946...
O da şaibeliydi.
Oylar açık veriliyor, gizli sayılıyor, sandık heyetlerinin çoğunda her türlü üçkâğıt dönüyordu. Sandık başında bazı CHP yetkilileri, seçmeni "Oyunu o Celal Bayar denen hırsıza mı vereceksin?" diye baskı altında tutuyorlardı. Jandarma ağzını açanı, dikleneni götürmek üzere sandık başında hazır bekliyordu.
Sonradan İnönü de 1946 seçimlerinde sergilenen rezaleti kabul etmiş, pişmanlık belirtmiştir.
İnönü hiçbir demokratik seçimi kazanamadı.
Bir tek, darbe sonrasının şaşkınlığıyla 1961 seçimlerinde kazanmaya yaklaştı.
Ecevit'in de 1977 seçimlerinde yaklaştığı gibi.
O kadar.
Kılıçdaroğlu ona bile yaklaşamadı.
Peki Muharrem İnce yaklaşabilir mi?
Oy oranı şimdilik yüzde 1 dolaylarında görünüyor.

***

NFT DE ŞİŞTİ

Metaverse fiyaskosundan sonra NFT denilen enayi tuzağının gemisi de karaya oturdu gibi görünüyor.
NFT, "non-fungible token"... Birtakım sanat eserlerinin sanal kopyasını satın alıyorsun ve eşek yüküyle para ödüyorsun.
Aldığın eseri kimse senden geri alamıyor, silemiyor, bulaşamıyor, özelliği bu.
Eee, ne olmuş yani?
O tablo kitapta var, internette var, müze kataloğunda var, düğmeye basınca karşına geliyor, bir de niçin para ödeyeyim? Hem de milyonlarca dolar.
Yalnızca benim olacakmış. Olmayıversin.
Nitekim "güvenlik sorunları" çıkmış ve işin tadı kaçmış.
İşlem hacmi yüzde 90 düşmüş.
4 milyar 800 milyon dolar dönüyormuş NFT piyasasında, 500 milyon dolara gerilemiş.
Demek ki enayi kitlesi kırmakla bitmiyor.
Bakalım Amerikan emperyalizmi daha başka ne gibi yemlerle karşımıza gelecek?
Bize ne yahu, bizden kapik işlemez, mal ergenler düşünsünler.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA