Şu ünlü altılı masa filminin bir esas oğlanı, bir esas kızı, dört de figüranı var.
Bunlar Babacan, Davutoğlu, Karamollaoğlu ve Uysal.
Uysal mı? O da kim?
Gültekin Uysal da parti başkanı. Demokrat Parti.
Parti lideri ama oy oranını hatırlamak için Google'da dolaş babam dolaş...
Fakat Gültekin Uysal müthiş bir "ayakaltı politikacılığı" başarısı gösterdi, esamisi okunmayan bir adam sırasından "önemli adam" mertebesine yükseldi. Hem de Meclis'te tek tabancadır ha.
Bunda tabii, onu çok önemli bir adam yerine koyan muhalif basının da müthiş bir hizmet çabası oldu.
Şimdi masada güzel güzel oturuyor, kerevizini yiyor ve gıkını çıkarmıyor.
Masanın üyelerinden ikisinin oyu yüzde 1.5 dolaylarında, birinin yüzde 3 gibi görünüyor. Biri arasan da bulunamıyor.
Ama iktidara geliyorlarmış...
Gelince ne yapacakları merak konusudur.
Bir şey yapmayacaklar, doksanlı yıllarda koalisyon ortağı Erdal İnönü'nün, Süleyman Demirel'i hayran hayran seyrettiği gibi seyredecekler...

***

Fakat tercih yapmak zorundalar:
Başkan yardımcılığı mı milletvekilliği mi?
İkisini birden olamazlar.
Bizdeki başkan yardımcılığı da hiç öyle Kamala Harris'in durumuna benzemiyor.
Sembolik...
Ara sıra lafa karışmasına başkan tarafından izin veriliyor, hepsi bu.
Böyle olurlarsa başkanlarını nasıl etkileyecekler?
Başkan onlara mı danışacak?
En az yüzde 50 artı 1 oy alan (alacağı varsayılan) başkan yüzde 1'lik adamın lafını mı dinleyecek?
O zaman Meclis'i seçecekler.
Zaten asıl dertleri de kapağı Meclis'e atabilmektir.
Kendi başlarına giremeyecekleri için ya CHP'nin ya İP'in eteğine yapışacaklar.
Az sayıda mevcut taraftarlarından da utanmayacaklar.
Basında onların reklamını yapan amigolardan hele hiç.
Ufuk Uras'ın Meclis'e girmiş olması ne kadar önemli ve etkili olduysa, bunlar da o kadar...

***

Bütün bu yaygara, toplam oyları yüzde 5'i ancak geçen insanların reklamı için mi yapılıyor?
O zaman Muharrem İnce'nin, Mustafa Sarıgül'ün ne günahı var?
Onlar niçin üvey evladınız?
Siz Dolunay Partisi'nin bile reklamını yapmış şaklabanlar değil miydiniz?
Fatih Mehmet Maçoğlu, Tunceli'ye belediye reisi olunca "devrim başladı" diye heyecanlanmıştınız da...