Sen istediğin kadar davul çal, caiz değildir, günahtır vb.
Onlar gene bildiklerini okuyorlar.
Çünkü bu "sosyolojik" bir olaydır.
Fakat bazı sosyologlarımız hükümeti devirmeye çalışmakla meşgul olduklarından bu gibi konulara eğilemiyorlar.
Bakalım, poposunda dolaştıkları İstanbul sermayesi ışık yakarsa belki ilgilenirler.
Konu, okul sınavlarında büyü, efsun, muska, bilezik, vb.
Dua değil, dua başka şey.
Duanı eder sınava girersin. İşe yarar mı bilinmez ama masumdur.
Bize de küçüklüğümüzde, "Allahüme ya vedut, hocanın elini bağla dilini tut" şeklinde saçmasapan bir dua öğretmişlerdi...
Ama artık işin suyunu çıkarmışlar.
"Başarıyı artıran" tılsımlar varmış...
Yani bir derse çalışmak, onu iyi bilmek gerekmiyor. Tılsım seni kırık not almaktan koruyacak.
Kursa gitmek falan da para etmiyor yani...
Özel öğretmenlerin yanı sıra "sınav koçları" türemiş.
Hani yarı aydın kadıncağızları kazıklayan "yaşam koçları" gibi bir şey.
Kazanma garantisi de veriyorlarmış sınavda...
Kimisi bir dua veriyor sana, bunu çocuğun içtiği suya okuyup sınava yollarsan geçer not garanti!
Ama çocuğun adını soyadını, doğum tarihini, anasının babasının adlarını bilmesi gerekiyormuş, duaya katacak. Bunun için de hepi topu 700 liracık alıyor.
Bu, ucuzcusu... Kimisi kargoyla muska yolluyor.
Zahmete girmiyorsun, paket servis. O şaşılacak aklındaysa, kapında.
Yalnızca 2 bin lira, KDV dahil.
Bir de uzaktan okuyup üfleyenler var, zihin açıyorlarmış. Bu da ucuz sayılır, 450 lira.
Fiyat kıranlar, piyasayı düşürenler de var. Başarı tılsımı yapan biri 100 liraya fit olmuş.
"Türkiye Sahtekârlar Birliği" varsa (ki olabilir ha!) bunları mahkemeye versin.
Hayvan organları, mumlar, oyuncak bebekler, elbise parçası, saç teli, fotoğraf kullananlar da var büyü için.
"Terk edilmiş bir mekânda", salıyı çarşambaya bağlayan gece büyüyü yapacakmış, yazacağı muska çocuğun boynuna asılacakmış, fakat büyü etkisini öyle hemen değil ancak iki hafta sonra gösterecekmiş...
Terk edilmiş mekân işe "gizem" katmak için. Tabii biraz da baykuş sesi, ay ışığı, kalın sis falan istiyor. Mezar taşları da dekoru tamamlar.
Kötü Amerikan filmlerinde gördükleri üzere işin içine kanlı istavroz, zombi dişi, kurt adam kılı, vampir yarasa penisi falan da katsınlar.
Yaptıran hıyar daha çok etkilenir.
Nasıl olsa hepsi Netflix seyretmiyorlar mı canım?
***
En çok güldüğüm: Bir "başarı bilekliği" yapmışlar, hafızayı güçlendiriyor, odaklanmayı artırıyor, daha iyi anlamaya yardımcı oluyor, mantık ve akıl düşüncelerini destekliyor (ne demekse?), çekingenliği azaltıyormuş...
Uykuyu da düzenliyor.
İletişimi kuvvetlendiriyor.
Düşünceleri dengeliyor, depresyon ve karamsarlığa iyi geliyor.
Neredeyse "Göze fer, batna cila, topuğa derman, zihne küşayiş verir" diyecekler ama işkembe çorbasıyla başa çıkamazlar.
Hediyesi ne yazık ki 200 lira... 130'a bırakan da varmış.
Oğlum şunun hapını yapın da Dünya Sağlık Örgütü'ne gönderin, onaylarsa zengin olursunuz.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz