Türkiye, Ukrayna için "garantör" devlet olmaya pek hevesli. Zelenski de bunu körüklüyor. Putin'in pek de memnun olduğu söylenemez.
Herkes biliyor ki "Avusturya modeli" en iyi çözüm.
Yani Rus ordusu çekilecek, buna karşılık Ukrayna da tarafsız kalacağını, özellikle NATO'ya girmeyeceğini taahhüt edecek.
1955 yılında Viyana'da böyle bir anlaşmaya varılmıştı. Sovyetler Birliği, 1945'ten beri on yıldır işgal altında tuttuğu Avusturya'nın doğusundan bu şartla çekilmişti.
Avusturya buna "riayet" etti.
Avrupa Birliği'ne girdi ama NATO'ya girmedi.
Ukrayna için de en iyi formül bu olsa gerek.
Fakat "garantörlük" deyince işin boyutu değişiyor.
Çünkü anlaşmanın uygulanmasını koruyup kollayacaksın.
Diyelim ki Rusya yeniden saldırdı ya da Ukrayna, NATO'ya yamandı... Müdahale etmek zorundasın!
Tıpkı Kıbrıs'ta olduğu gibi.
Diğer garantörler kıllarını kıpırdatmasalar bile (İngiltere'nin Kıbrıs'ta yaptığı gibi) sen sessiz kalamazsın.
Aksi takdirde o garantörlük sıfatı lafta kalır, "göstermelik" olduğu ortaya çıkar. İtibar kaybedersin.
Elbette bol bol laf üreteceksin, atıp tutacaksın. Diplomasi koridorları hareketlenecek.
Fakat "somut adım" atabilecek misin?
Yani tıpkı Kıbrıs'ta olduğu gibi, bir askeri müdahale...
Nasıl olacak bu iş? Buradan taa oraya ordu mu göndereceksin?
Yoksa Odessa'ya çıkarma mı yapacaksın? Oradan Harkov'a mı yürüyeceksin?
Diğer garantör ülkeler ABD ve İngiltere'yle ortak barış gücü...
Ya onlar gene karışmazlar, seni iyot gibi bırakırlarsa?
Rus ordusuyla mı çarpışacaksın?
Al başına belayı.
Meseleye tek taraftan baktık.
Bir de aksini düşünelim: Ukrayna küt diye NATO'ya girdi.
Ne yapacaksın? Rusya "Garantörlük marifetini yerine getir, bana yardımcı ol" diye dayatıyor...
NATO ortaklarına posta mı koyacaksın?
Saf değiştirip Rusya'nın yanına mı geçeceksin?
Neresinden bakarsan bak, sakat iş.
Kore için verdiğimiz gibi Ukrayna için de şehit mi vereceğiz?
Ama biz bu işe alışkınız, Galiçya cephesinde de Avusturya için vermiştik.
Almanlar sembolik bir birlik istemişlerdi, Enver kolordu göndermişti!
***
Barışı sağlamak için çalışmak güzel, arabuluculuk iyi, ama atacağın adımların sonunu da düşünmek gerekiyor.