Bundan otuz bir sene mukaddem, Saddam Hüseyin birdenbire Kuveyt'e saldırdı ve ele geçirdi.
Çünkü Kuveyt'ten milyonlarca dolar borç almıştı (İran'la yürüttüğü savaşı finanse edebilmek için), ödemek istemiyordu, üstüne yatacaktı.
Üstelik Saddam'ın Kuveyt petrolünü ele geçirmesi demek, dünya petrol rezervinin çoğunluğunu ele geçirmesi demek, yani varil fiyatını istediği gibi saptaması demekti.
Karşı çıktım. Karşı çıkan Turgut Özal'ı destekledim. Kötü kişi oldum.
"Maocuların" da hışmına uğradım.
Neyin ne olduğunu bilmeyen ve anlayamayan tıfıl varoş oğlanları üstüme saldırdılar.
Türkiye'de birçok ahmak, "Amerikan emperyalizmine karşı çıkar" göründüğü için Saddam'ı destekliyordu...
Eli kanlı diktatör Saddam'ı solcu sanıyorlardı.
ABD bu Birinci Körfez Savaşı'nda çok kötü bir sınav verdi.
Bastırsa 24 saatte Bağdat'a girecek General Schwarzkopf'u durdurdular, o da emekliliğini istedi (yıllar sonra General Powell'ı da benzer şekilde harcadılar.)
Amerika, Kuveyt'i kurtardı ama Saddam'ı da on yıl daha iktidarda tuttu.
İkinci Körfez Savaşı'nda nihayet devirdi ama geride kanlı bir "Irak çorbası" bıraktı gitti.

***

Bir zamanlar çok gözde olan "milli demokratik devrim" safsatası, çok aşağılık bir Amerikan oyunudur.
Amaç Türk solunu bölmek ve solu sokağa itmek, böylece yeni bir darbeye zemin hazırlamaktı...
Yerli ahmaklar bu oyuna çok kolay geldiler.
Böylece "legal" sosyalist partimiz olan TİP'in de çanına ot tıkandı. TİP de zaten "Moskovacıların" eline geçti.
Yeni yeni filizlenmekte olan sosyalist hareket, bir daha iflah olmayacak şekilde budandı. Elli yıldır da kendine gelebilmiş değildir.
Bu safsataya bir şekilde bulaşmış birçok saf çocuk öldürüldü, "ileri gelenlerinin" ellerinde onların kanı vardır.
Yıllar geçtikçe iplikleri de pazara çıktı.
Bu yıl Türk ordusunun Kıbrıs'taki varlığına karşı çıkanlar, ertesi yıl bunu destekleyenler...
Bu yıl sıkı komünist, ertesi yıl sıkı milliyetçi kesilenler...
Önce PKK'yı destekleyip sonra vazgeçenler...
Tayyip Erdoğan'a nefret kusarken birdenbire ona gülücük yapıp sonra gene zırt diye dönenler...
Ne halt ettiği bir türlü belli olmayanlar...
Karanlık adamlar...
Kime ve neye hizmet ettiği bulanık allameler...
Tarih önünde suçlusunuz.
Fakat ara sıra olmayacak çıkıntılıklar edin ki namınız yürüsün!

***

SORU
Yukarıdaki kalabalık fotoğrafta Doğu Perinçek'i bulunuz.

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz