Bilindiği gibi Kemal abim bir "siyasi ahlak yasası" istiyor.
Bunun ne menem bir şey olduğunu açıklayabilmiş değil.
Kulağa hoş geliyor ya, salla gitsin.
Üstelik iktidara ahlaksız şeklinde hakaret etmek gibi "subliminal" bir keyif kaynağı...
Örneğin, milletvekillerinin vara yoğa parti değiştirmelerine mi karşı çıkıyor?
Bu yasaklanırsa, seçime giremeyecek olan bir partiye "ödünç" milletvekili verip sonra da onları geri almak mümkün olamayacaktır...
Bunu yapmaya kalkan "siyasi ahlaksız" ilan edilecektir.
Emirle partiden çıkıp emirle partiye girenler de siyasi ahlaksızlık çukurunun en dibinde sayılacaklardır.
Ayrıca, "Eğer günün birinde asıl partimin aleyhinde konuşursam Allah beni şöyle böyle yapsın" demiş olanların da ağzına biber sürülecektir...
Evet, bir de "biber yasası" gereklidir.
Biber sürme cezası, en seçkin restoran şefleri arasından seçilecek bir heyet tarafından gerçekleştirilebilir. Biberin Çarliston mu, cin biberi mi, Jalapeno mu, Wasabi mi olacağı da kanunda belirtilir.
Tövbe istiğfar edip nedamet getireceklere, özür dileyeceklere de ceza Paprika şeklinde uygulanır. Yakmaz.

***

Öte yandan, bakınız ciddiye almadığımız Değişim Partisi'nin başkanı Mustafa Sarıgül de ne demiş?
"Hangi partiden seçildiyse, o partiyle gönül bağı koptuysa o zaman lütfen parlamenterliği bırakacak."
Evet, hakçası budur.
Çünkü seçmen, küçük yerler hariç, kişiye değil partiye oy veriyor. Seçtiği mebusu çoğu zaman tanımıyor bile.
Örneğin, bendeniz İstanbul mebuslarını say deseniz sayamam. Kendi bölgemin mebuslarını bile bilmem.
Ama şu partiden ya da bu partiden mebus olmuş bir kişiyi pat diye başka bir partide görmekten de hoşlanmam.
Parti değiştirenin mebusluğu düşmelidir.
Kemal abim mertse bunu da talep etsin.
Kanun teklifi versin, bakalım genel kuruldan çıkar mı?
Eğer "Biz iktidara gelince yapacağız" derse hiç kıymeti yok, çünkü iktidara gelemeyecektir.
Hani şu, Orta Anadolu'nun adı gizli tutulan bir kentinde kuracağı, yurt dışından diplomalı yirmi beş bin gencimizin Şanghay'dan mal getirtip paketleyip paketleyip Bakü'ye göndereceği "ambalaj sanayii" projesine dönmesin...
Aslında işsizlik sorununu da böylece çözecekti ama... Getirmiyorsun ki adamı iktidara aziz halkım, sen de az değilsin ha!

***

Alçaktan uç hoca
"Ne zaman olursa olsun bilinsin ki seçimin belirleyici, en büyük, en iddialı aktörü Gelecek Partisi olacaktır."
Ahmet Davutoğlu

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz