Faşist yazarlar, Dersimli ve Alevi bir Kürt çocuğu olan Kemal Kılıçdaroğlu'nu "Horasan Yaylası'nın Kayı boyundan gelme bir Oğuz Türk'ü" olarak sunmaya çalışmışlardı...
Ne Dersimli olmak ayıptır, ne Alevi olmak, ne de Kürt olmak.
Bu "atraksiyona" ne gerek vardı? Faşistler kimi kazıklamaya çalışıyorlardı?
Eh, Kılıçdaroğlu HDP yöneticilerine "dostlarım" dediğine göre artık bunu zorlamaya gerek yok. Onlar da vazgeçtiler zaten.
Fakat hazretin bir "takıntısı" var: Türkiye sınırları içine taşınmış olan Süleyman Şah Türbesi'ni eski yerine götürmek!
Bununla kimi gıdıklamaya çalışıyor, MHP'den oy çalacağını mı sanıyor?
Yok canım, diğer bir dostu olan İP'ye şirinlik yapıyor...
İkide bir bunu tekrarlıyor: İktidara geldiğinde, ilk bir haftada yapacağı işlerden biri de bu olacakmış!
Lafın burasında bir durup, Süleyman Şah hakkında bilgi vereceksin:
Ertuğrul Gazi'nin babası yani Osman Gazi'nin dedesi olduğu söylenir, Ertuğrul'un babası Kaya Alp'in ve onun da babası Gündüz Alp'in "atası" olduğu da söylenir.
Yani bu iş biraz karışıktır.
Türbesi öteden beri mis gibi Osmanlı toprağındaydı, Türkiye sınırları dışında kalınca orası "sembolik" olarak Türk toprağı sayıldı, bayrağımız çekildi, onu korumaya da ara sıra değiştirilen bir Türk birliği gönderildi.
Şimdi Suriye'nin kuzeyinde işler karışınca ve kızışınca da, "IŞİD örgütü bir pislik yapmasın" diye içeri çekildi, türbe taşındı.
"Şartlar uygun olunca" eski yerine götürülecek.
Eee? Eee'si bu.
Türbenin ilk taşınması değildir bu... Daha önce de Rakka'da Caber Kalesi'ndeymiş. Baraj inşaatı nedeniyle sular altında kalacağından, "nakledilmiş"... Şimdi gene edildi.
Demek ki böyle şeyler olabiliyor. Dünyanın sonu değil.
Kaldı ki bu Süleyman Şah'ın Birinci Kılıçarslan'ın babası olabileceğine dair de rivayetler var.
Tartışmalı bir konudur yani.
Orada olmuş ya da burada olmuş ne farkeder? Gidip de çaput mu bağlayacaksınız?
Eski yerinde kalsaydı ve IŞİD örgütü oradaki Türk bayrağını tantanayla indirseydi daha mı iyiydi?
Kılıçdaroğlu, ucuz gündelik politika peşinde olduğu için bunu "vatan toprağını terketmek" olarak yorumluyor ve kıyameti koparıyor. Buna "demagoji" diyorlar.
Gerçekten umurunda olduğunu hiç sanmıyoruz.
Böyle şeylere çok önem veriyor olsaydı, vatan topraklarından Türk bayrağını indirip Kürt bayrağı çekmek isteyenlere de tepki gösterirdi!
Kendisine bir önerimiz var: Aynı "hassasiyeti" Budapeşte'deki Gül Baba Türbesi konusunda da göstersin.
Oraya da bayrağımızın çekilmesi için çaba harcasın. Çıkmaz ayın son çarşambasında iktidara gelince Macar hükümetiyle papaz olsun.
Böyle bir şeyden haberi varsa tabii.
Halife Abdülmecid Efendi'nin, şu türbe konusunda gösterdiği çabaya ilişkin olarak kendisini devirecek olan TBMM'ye bir teşekkür mektubu yazdığını biliyor muydunuz?

***

İNANACAK MIYIZ?
"Otoriter rejimleri güç kullanarak devirmeye çalışmayacağız. Geçmişte bu yöntemleri denedik, iyi niyetli olsalar da işe yaramadılar." Antony Blinken, ABD Dışişleri Bakanı

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz.