Adına "güçlendirilmiş parlamenter sistem" dedikleri ve tam olarak ne olduğunu kendilerinin de bilemedikleri "şeyi" niçin istiyorlar?
Demokrasi tutkunu oldukları için mi?
Hayır. Başkanlık sisteminde hiçbir zaman kazanamayacaklarını bildikleri için.
Seçimi ikinci tura "bıraktırabilseler" mutlu olacaklar. Bunu "biz kazandık" şeklinde pazarlayacak utanmaz yüzsüz de vardır.
Ellerinden gelse bal gibi eskiye dönerler ve bunu, "işte güçlendirdik ya" diyebilmek için, "sürdürülebilir ekosistemde yaşama hakkı" gibi anlamsız zırvalarla da süslerler.
Eskisi gibi bir "sembolik cumhurbaşkanı"...
Ki Abdullah Gül'den de ancak o olur zaten.
Ve de kendilerinin de nihayet olabilecekleri eski usul bir başbakan...
Çünkü bu ucube koalisyona girmeden hiçbiri "kendi başına" ayakta duramaz.
Faşisti, şeriatçısı, bürokratı ve Kürt ayrılıkçısıyla o koalisyon da Türkiye'yi şey eder bırakır.
Hiçbirinin kendi başına iktidara gelecek gücü yoktur.
Güçlerinin toplamı da ancak muhalif basına yirmi yıldır sürdürdüğü "bu sefer tamam" safsatasını biraz daha götürebilme şansını veriyor...
Peki nasıl olacaktır bu iş?
Güçlendirecekleri parlamenter sisteme dönmek için önce "yürürlükteki sistemde" cumhurbaşkanlığını kazanmaları şart. (Bu sisteme karşı çıkıyorlarsa niçin oyunu bu sisteme göre oynamayı kabul ediyorlar?)
Bir de Meclis'te anayasa değiştirmeye yeterli çoğunluk.
Yani "her iki" seçimi de kazanmak zorundalar, hem de öyle kıl payı da değil.
Yeni bir anayasa hazırlayıp geçirmeleri ve sonra da referanduma götürmeleri en az bir yıl sürer.
Halkın onaylayacağının da hiçbir garantisi yoktur.
Reddedilirse, "eh ne yapalım halk istemedi" derler ve bütün kötülüklerin anası olarak gördükleri başkanlık sisteminde oynamaya şıkır şıkır devam ederler...
Yetkileri de öyle bir tatlı gelir ki...
***
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz
Şimdilik bu acıklı güldürüyü sürdürmek zorundalar.
"Halkın sinir uçlarıyla" oynayarak ve Kemalist bürokrasiyi umutlandıracak selamlar çakarak...
Gelirlerse, Ayasofya'yı yeniden müze yapacaklar, kamu görevlerinden ve üniversitelerden de başı örtülü kadınları kovalayacaklar.
Peki bunu minik ortakları olan şeriatçılara nasıl izah edebiliyorlar?
Etmemeyi tercih ediyorlar. Yok öyle bir şey.
Yoksa bunları "dışarılardan" bir kaşıyan mı var?
Joe Biden daha şimdiden eyleme mi geçti?
Peki Ayasofya'nın müze yapılması Fetullah'ın hoşuna gidecek midir? Başı örtülü kadınların kapı önüne konmasını nasıl yedirebilecek müritlerine?
Bu koalisyonda uğursuzluk olduğunu hep söylüyoruz.
Çelişki zaten istemediğin kadar...