Bütün gazetelerde, ama muhalif muvafık bütün gazetelerde tuhaf bir eğilim belirdi...
"Günlük korona tablosu" şeklinde hayatımıza giren "meşum" çizelge. Hani yeşil ile mavi arası.
Televizyonlarda ve Internet sitelerinde bir tamam veriliyor.
Ama gazetelerde, ara ki bulasın.
Birinci sayfadan içerilere, gazetenin dibine kadar geriledi.
İki sütundan tek sütuna düştü.
Artık tablo şeklinde de değil, iki kısa haber arası gene kısa bir haber olarak veriliyor.
Bunda da "test sayısı" ve "iyileşen hasta sayısı" öne çıkarılıyor, toplam hasta sayısı ve ölü sayısı gözlerden titizlikle kaçırılıyor. Kimi zaman hiç söylenmiyor bile.
Televizyon bangır bangır yayınlıyorsa, neyi kimden saklamaya çalışıyoruz?
Moral bozmamak için...
Gazete okuru eli yüzü düzgün insandır, kurallara genellikle uyuyor.
Asıl, kuralları büyük ölçüde çiğneyen "lumpenleri" azıcık korkutmak gerekmez miydi?
Hatta onların anlayacağı dilden, "lan gebereceksin oğlum" falan diye uyarmak?...
Fıkra da kendiliğinden geldi zaten:
İki devekuşu ordusu savaşıyormuş... Bir ara, ordulardan birinin askerleri kafalarını topluca kuma sokmuşlar.
Öteki ordunun komutanı demiş ki: Yahu az önce karşımızda koskoca bir ordu vardı, birdenbire nereye kayboldu bunlar?

***

Sinekten yağ

Geçenlerde bir siyasi parti kuruldu: Doğru Parti.
O zaman bütün diğer partiler de "eğri" parti mi oluyorlar? Partinin "iyisi" de var ya, ötekiler kötü parti...
Başkanı Rıfat Serdaroğlu.
Bunun yardımcısı Hakan Ertaş, "daha bir ay oldu kurulalı ama nereye gitsem büyük heyecan olduğunu görüyorum" demiş.
Çok genç, çok yetenekli ve dinamik bir ekip kuruyorlarmış, ama içinde tanınmış kimse yokmuş. Hiç akla gelmeyen isimler varmış.
Vallahi tıpkı Muharrem'in parti olmayan partisi...
Bu partinin kimliği, kişiliği neymiş?
Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı, dini siyasete alet etmeyen bir partiymiş...
Eee? Öyle parti çok.
Sağcı ya da solcu değillermiş, merkezi temsil ediyorlarmış.
Ama büyük heyecan varmış, yerseniz...

***

Hazin olan, oradan buradan mantar gibi biten bu particikler değildir.
Hazin olan, çaresiz kalmış muhalif gazetecilerin bunların koparacakları "binde bilmemkaç" oydan medet umar duruma düşmeleridir.
Bu kadar mı düşecektiniz?
Hadi bakalım, Esaslı Parti, Kral Parti, Harbi Parti, Delikanlı Parti, Neşeli Parti, Kokteyl Parti, Seks Partisi, Okeye Dördüncü Partisi falan da bekleriz.