Bazı liberal aydınlarımız, Avrupa Birliği ileri gelenlerinin "geri kalmış doğu bölgenizi bırakın, gelişmiş batı bölgenizi birliğe alalım" şeklindeki (elbette gayriresmi) önerisine fena halde akıllarını yatırmışlardı...
Bunun tercümesi, "bağımsız Kürdistan devletinin kurulmasına ses çıkarmayın" oluyordu tabii.
Bazılarının 15 Temmuz darbe girişiminden bu yana sesleri çıkmıyor ama bazıları da harıl harıl yazıp çiziyorlar. Mücadeleyi bırakmadılar.
Elbette bu kadar açık konuşamıyorlar, yoksa bunların kemiklerini sıyırırlar.
"Barış ve demokrasi" ayakları koşuyorlar.
Meğerse önce özerklik, sonra da tam bağımsızlık hayalleri peşinde koşanlar yalnız PKK ve bu tür destekçileri değilmiş.
Birtakım İzmirliler de varmış...
Yeşil-beyaz çizgili İzmir bayrağı ve İzmir parası İzcoin çıktı ortaya!
"Montaj" diye kıvırtıyor ama bal gibi söylemiş bunu Tunç Soyer.
Artık derdini de mahkemede anlatır.
***
Yahu nedir, AB vatandaşı olabilmek için çırpınan bazı
Kıbrıslı Türkler gibi...
Bazı İzmirli vatandaşlar da Türk vatandaşlığından mı sıkıldılar?
Şu laflara bakınız...
CHP İzmir Milletvekili Ali Yiğit söylemiş:
"
Biz Avrupalı olmaya hazırız.
Hele İzmirliler bu işe çok hazırlar. Biz bazen diyoruz ki 'gerekirse de İzmir ayrılsın', yani biz istemeyiz bu şartlarda bunlarla yaşamayı..."
Sonra da
Yunanistan'a mı katılacaksınız?
Yok canım, İyonya Cumhuriyeti...
Havasından mı suyundan mı, 1922 yılında da bazı İzmirli Rumlar, Yunanistan'dan bağımsız bir İyonya Cumhuriyeti kurmayı düşünmüşlerdi...
Türkler'le bu şekilde bir "
konsensüs" bulabileceklerini sanıyorlardı.
Daha doğrusu,
Mustafa Kemal Paşa'nın elinden bu suretle kurtulabileceklerini sanıyorlardı.
Çünkü Yunanistan'ın Anadolu serüveni çamura saplanmıştı.
Yürümedi tabii, Yunan ordusu bozguna uğrayınca konu kapanıverdi.
Peki "
hinterland" olarak ne istiyorsunuz Ali Bey?
Manisa ve
Aydın keser mi, yoksa
Muğla'da da gözünüz var mı?
Şöyle Edremit'e kadar verelim mi yukarıdan?
Arkasından ne gelir, Doğu Trakya, sonra Pontus, falan?
***
Bunların hesabının sorulmayacağını sanmak, Türk devletini tanımamaktır.
O devlet de kendini Ali Bey'e de Tunç Bey'e de tanıtır.
Bu gidişle sonunuz kötüdür.
Peki, "
korkmayın, Türkiye Cumhuriyeti Devleti gelir, saat gibi işlemeye başlar"
diyen de sizin adamınız Özgür
Özel değil miydi?
Lezzet durakları
"
Kendi dışkımı yedim. Hatta onun dışında İsviçre'de benim doktora alanında otlayan ineklerinkini de tattım. Dağ keçilerinin dışkılarını da tattım. Özellikle insan dışkısı acıydı. Ötekiler de tatlı değildi ama insanınki kadar acı değildi. İnsana dışkısını yedirmek işkence değildir."
Prof. Dr. Celal Şengör