Adı "e-muhtıra" dümenlerine karışmış eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt ölünce, muhalif basın onun aslında ne büyük bir adam olduğunu keşfetti.
Ağıtlar, övgüler gırla gidiyor.
Bunlar bir zamanlar "darbe isteklerine direnen" Hilmi Paşa'yı da "Hilmi Bey" diye küçümserlerdi...
Rahmetli Yaşar Paşa tam onların kafasına göreydi işte.
Yaşar Paşa, Kara Harb Okulu komutanı olduğu sıralarda bir kitap yazmış. (Ne var bunda, İlker Paşa bile yazıyor.)
Kitabın adı "Teğmen"...
Paşa genç subaylara öğütler veriyor, örneğin bir liderde bulunması gereken nitelikleri sıralıyor.
Liderliğin üç şartı varmış.
Bir: Sağlıklı olmak.
İki: Düzenli aile yaşantısı.
Üç: Kendini öğrenmeye adamak.
Yani çoluk çocuk sahibi ve mektep medrese görmüş bir futbolcu da lider olabilir, örneğin takım kaptanı...
Lakin Atatürk bu "kriterlere" uymuyor, ne yapacağız şimdi?
Gençliğinde yaşadığı böbrek rahatsızlıkları, aşırı kahve ve sigara tüketiminden ötürü kalp sıkışmaları bir yana, son yıllarını siroz hastalığının pençesinde geçirmişti.
Çok kısa süren ve başarısızlıkla sonuçlanan bir evlilik dönemini saymazsak hiçbir zaman düzenli bir aile hayatı olmadı.
Kendini öğrenmeye adayınca da Harbiye'den sonra kaç üniversite bitirdi?
James Churchward'ın ve Tahsin Mayatepek'in "Mu kıtası ve Mayalar'ın Türk oldukları" zırvalarıyla ilgilenmek öğrenim değildir.
Yaşar Paşa'nın ölçülerine uyan bir kişi yok değil aslında: İnönü.
Yaşar Paşa gerçekten "kafalı" bir adammış, Allah ona da eşine de rahmet eylesin.

***

Saati de söylesinler mi?
Lütfü Türkkan diye bir adam. İYİ Parti'nin grup başkanvekiliymiş, pek tanımıyorduk. Yani Meral Akşener'in sağ kolu. Hanımefendinin Meclis'teki gölgesi.
Durdu bir laf etti.
"Erdoğan 2020'de kesin bir tarih vererek ve de parlamenter sisteme dönmek noktasında erken seçim için mutabakat zaptını imzalarsa, bunların yanında 5-6 icracı bakanlık da verirse, biz de bir fedakârlık yapabiliriz" dedi.
Yani erken seçim için destek verecekler. Fedakarlık olacak bu.
Çünkü Erdoğan aklını peynir ekmekle yedi herhalde...
Yalnız hemen 2020 içinde kesin bir tarih saptamakla kalmayacak, parlamenter sisteme dönmeyi yani kendi kendini reddetmeyi de imzalı mühürlü taahhüt edecek, bununla da yetinmeyecek, İYİ Parti'ye 5-6 bakanlık bahşedecek, hem de "icracı" bakanlık ha!
Bu memlekette kimleri politikacı yapıyorlar yahu?
Parti bu zırvayı hemen yalanladı, "bizim görüşümüz değildir" dedi.
Bu adam partinizin grup başkanvekili olduğuna göre, sizin görüşünüzdür.
Ya bu tür adamları o mevkilere getirmeyeceksin, elinde kadro yoksa da bu işi bırakacaksın, evinde dolma saracaksın.