Ama bunda mazur görülebilir, çünkü bilmiyor olabilir.
Cahil bir adamdır, "Atatürk'ün Köy Enstitüleri'ni kurarak işe başladığını" sanacak kadar ilgisiz ve bilgisizdir bu ülkede... "Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar" tanımına cuk oturur.
Şimdi de gene ve bekleneceği şekilde, "CHP ülkemize demokrasiyi getiren partidir" demiş.
Bu yalanla insanları yetmiş beş sene uyuttular.
Bilmeyen yuttu, bilen de "ya sabır" çekti.
CHP eğilimli gazeteciler bu yalanı hep körüklediler.
"İsmetçiler" diyelim...
Bunlara göre İnönü, Türkiye'ye çok partili sistemi hediye etmiş, bahşetmişti...
İşin gerçeği şuydu: İnönü, çok partili sistemi önce yok etmiş, yirmi yıl sonra da "iade" etmişti. Etmek zorunda kalmıştı.
Cumhuriyetin ilk iki yılında Türkiye'de çok partili sistem vardı. O kadar ki, bir de değil, iki ayrı komünist partisi bile vardı...
Mütarekede de vardı, İttihatçılar'ın 1913 darbesinden önceki beş yıllık dönemde de...
1908-1913 arası Türkiye çok partili sistemle yönetilmiştir.
1918-1925 arası da öyle.
Mütarekede "işgal İstanbul'u"nda bile çok partili sistem vardı. Ankara'da da vardı. Siz ne diyorsunuz yahu, Ankara'da Atatürk'ün Lenin'den yardım alabilmek için bizzat kendisinin kurdurduğu göstermelik bir komünist partisi bile vardı!
Ağaç kovuğunda yaşamıyorduk yani...
CHP yönetimi, 1925 yılında Takrir-i Sükun Kanunu'yla çok partili sistemi ortadan kaldırdı. Partiler ve gazeteler kapatıldı, muhalifler içeri tıkıldı (entellerimizin çok sevdikleri Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir'in hayatına bakınız), her türü çatlak ses susturuldu.
Fırsatını bulan muhalif kendini yurt dışına attı (örneğin Adnan ve Halide Edip Adıvar ailece göç ettiler.) Tam yirmi yıl sonra, Milli Şef İnönü, faşizmin yenilmesiyle değişen dünyada, tek parti sistemini "artık söktüremeyeceğini" görünce, ve de Sovyet tehlikesine karşı Amerikan desteği aramak zorunda kalınca, çok partili sisteme geri dönmek zorunda kaldı...
Hemen ertesi yıl da sol partileri kapatıverdi!
Ne biçim çok partili sistemse bu...
Ama bunu artık çocuklar bile biliyorlar da Kılıçdaroğlu bilmiyor.
Bilmiyor mu, yoksa bile bile mi kıtır atıyor?
Emin değiliz.
Ama CHP reklamı yapan bir sürü gazetecinin domuz gibi bildiğinden eminiz.
Bu konu çok mu önemli? Belediyeyle ne ilgisi var?
Kırk gün sonra oy vereceksiniz. Çok ilgisi var.
Kime ve kimlere vereceğinizi biliniz.
***
Bu da yalanın kuyruğu
"CHP'de iç çekişme söz konusu değil."
Kemal Kılıçdaroğlu