Biz savaşta iken... Eski bir Rus halk türküsüdür, YouTube'dan bakarsanız Kuban Kazakları Korosu eşliğinde "adamım" Viktor Sorokin söylüyor, pek de keyifli söylüyor (kendisi bana hep Rizeli bir taksi şoförünü hatırlatır, zaten Kuban dediğin de Rize'nin kuzeyine düşer.)
"Tam kajdi dumal a svayei lyubimoy ili a jenie" diye gider, orada herkes ya sevgilisini düşünürdü ya eşini...
Rusya ile aramızda bir soğuk savaş çıktı, neyse ki uzun sürmedi.
Bu 1946- 1991 arasının büyük soğuk savaşı değil, Fetö'cü bir itin Türkiye'yi sıkıntıya sokmak için bir Rus uçağını düşürmesiyle başlayan yeni savaş.
Ama şimdi eskisinden daha iyidir aramız.
ABD bozuluyor ama "Fetullah'ı Erdoğan'ı devirmek amacıyla kullanmanın" bu kadarcık bir bedeli olsun varsın.
AB de bozuluyor ama onun da gözümüzde kıymeti kalmadı.
Rusya ile ilişkilerimiz gelişerek sürecektir.
İşte Enerji Bakanı Berat Albayrak da söylüyor: "İlişkilerimiz daha iyi bir noktaya geldi!" Bunu Gazprom şirketiyle ortaklık bağlamında söylemiş.
Turizm alanına gelince, Rusya'dan buraya, özellikle Antalya'ya haftada 63 "charter" uçuşu yapılacak... İlk uçak da yarın geliyor... Yıl sonuna kadar 500 bin Rus turist bekleniyor, yani bu yıl bütün bütüne de kaybedilmiş değildir (güney kıyılarımızda daha ferah ferah iki ay, hatta üç ay denize girilebiliyor.) Türk Hava Yolları'nın "tarifeli" sefer sayısı da günde 11 oldu... Bu yalnızca Moskova'ya... THY, Romanov ailesinin katledildiği Yekaterinburg'a bile uçuyor (gitmeye niyetlendim ama vazgeçtim, çünkü Yeltsin, olayın geçtiği yeri, tüccardan İpatiyev'in evini "türbeye çevirmesinler" diye yıktırmış, yerine kocaman bir haç diktirmiş.) Yani 2017'de esnafımız da "abad" olacak hovardamız da!
Bir de Türk-Rus Yatırım Fonu kuruluyor.
Denizbank, Antalya'daki ATM'sinde rubleyle işlem yapmaya bile başladı!
Fakat bendenize en çok heyecan veren de şu oldu: Antalya'da bir "Türk- Rus Üniversitesi" kurulacakmış!
Bir de Rusça eğitim yapacak bir turizm meslek lisesi...
Umarım şu üniversite bir de edebiyat fakültesi açar.
Böylece artık "vay be, faşist lider Jirinovskiy bülbül gibi Türkçe Nâzım Hikmet okuyor" diye şaşmayız...
Rusya'da Türk diline ve edebiyatına gösterilen ilginin, verilen önemin onda biri bizim burada Rus dili ve edebiyatına verilmemiştir.
O kadar ki, bolşevizmin en büyük düşmanlarından İvan Bunin'in herhangi bir eserini bile Rusça aslından okumak insanın başını derde sokardı...
"Ama bu adam Beyaz Rus" deseniz alacağınız cevap da belliydi: "Olsun, biz komünizmin kızılına da beyazına da karşıyız!" Demek ki yıllardır okurlarımıza
"Rusça öğrenin" diye feryat ederken boş konuşmuyormuşuz... Koca bir Rus kültürü ülkemizde üç-beş "eski TKP tüfeği" çapsızın elinden kurtarılmalıdır.