Bu memlekette boş konuşmayı seven ne çok insan var yahu!
Bunun ustası merhum Demirel'di, bir keresinde "hükümet istifa edecek mi" sorusuna şöyle cevap vermişti: "Bu hükümet cumhuriyet hükümetidir!"
Sanki ona "padişah hükümeti" diyen olmuştu da...
"Ege orada duruyor, sıkıysa götürsünler Ege'yi" falan filan. Yaşlılar hatırlayacaklardır.
TÜSİAD denilen "alafranga sermaye" örgütü geçen gün bir toplantı yapmış. Bu toplantı İstanbul sermayesinin sözcülüğünü yapan gazetelerde çarşaf çarşaf yer aldı.
Sanırsın ki hedef çizecek, Türk kapitalizmine yol gösterecek, şu sıkıntılı dönemden çıkmanın reçetesini verecek...
Ağlamakla yetinmiş.
Önce malum lafazanlıklar... "Terör içimizi kan ağlatıyor" filan.
Ne diyecekti, "zil taktık oynuyoruz" mu diyecekti?
"Demokratikleşme çabalarımıza ara vermeden devam etmemiz şart" falan...
Emekliler kahvesinde gazete okuyan her cahil ve sıradan vatandaşın ağzından çıkabilecek genelgeçer laflarla satır dolduruyorlar.
Belki de "çözüm süreci devam etsin" demek istemişlerdir ki bunun gerçek muhatabı iktidar değil Kandil Dağı'dır.
Yoksa bunu "Hasan Cemal'i rahat bırakın ki ayrılıkçı Kürtler'in akıl hocalığını sürdürsün" şeklinde mi tercüme edelim? Yok yok, "Aydın Doğan'a ve askerlerine dokunmayın ki cumhurbaşkanını yıpratmayı sürdürsünler" demek istemişlerdir belki de.
Nitekim TÜSİAD, "güçlü bir koalisyon olsaydı şimdiki durumlara çözüm üretebilirdi" de demiş.
"Bizim CHP'yi niçin bir ucundan hükümete almadınız?" şeklinde okuyacaksınız. ("Eskisi gibi pat pat hükümet devirip hükümet kurduracak gücümüz yok artık" diyemiyorlar tabii, sızlanmakla yetiniyorlar.)
İstanbul sermayesi, böyle bir koalisyonun "güçlü" olamayacağını, birkaç aydan fazla yürümeyeceğini kendisi de bilir ama üç aydır gazetelerdeki kalemşorları vasıtasıyla bu fikri işlemeye çalışıyor...
Ne üç ayı, sekiz ay da ondan öncesine koyunuz.
Amaç AKP'yi bir ucundan da olsa "kırmak", gerisi Allah kerim.
Herhalde Kılıçdaroğlu'nun herşeyi yüzüne gözüne bulaştıracağını koskoca sermaye sahipleri bizden çok daha iyi bilirler. "Megakent" saçmalığına bizden daha çok gülmüşlerdir. Ne de olsa Cem Boyner, Güler Sabancı falan Boğaziçi'nde okumuş insanlar (oysa ben Şakir'in kahvehanesinden mezun olmuştum, onlar derse giriyorlardı ben kızlarla kakara kikiri...)
TÜSİAD bir önemli adım atmış bu arada, FETÖ holdinglerine sahip çıkmış.
"Anadolu sermayesinin Tayyip Erdoğan'a karşı olan kesimini bağrımıza basarız" şeklinde anlayacaksınız. Eskiden tamamına düşman gözüyle bakarlardı.
Üst tarafı laga lugadır: Seçimde herkes mutlaka oy kullansın, terör bir an önce bitsin, falan. Neyse ki Ümit Boyner "yeni anayasa gerektiğini" hatırlamış ve hatırlatmış, eksik olmasın.
Aydın Doğan basını bile tatmin olmadı da "zayıf çıkış" dedi!