Bu da yeni çıktı... Son zamanlarda Türk basınında yeni bir moda peydahlandı:
Müseccel hükümet yandaşları, durup durup lafa şöyle başlıyorlar: "Aslında bu iktidarın karşısında güçlü bir muhalefet olmasını ben de isterim ama..."
Muhalefet adı üstünde muhalefet olduğu için istiyor, Ahmet Altan hükümetin devrilmesi, iktidar partisinin ikiye bölünmesi, yeni bir lider çıkıp Kürtler'e özerklik ya da bağımsızlık vermesi için istiyor da, sen niçin istersin aziz ve muhterem kardeşim?
"İktidarın kendine çeki düzen vermesi, şımarmaması için..."
Yani iktidar hep bıçak sırtında kalacak, rahat iş yapamayacak, çünkü güçlü muhalefet her an onun yerine geçebilir... Ya da muhalefetin önerdiklerini yapıp kendi kendini inkâr edecek...
Bu mudur?
Güçlü muhalefet bu işe yaramayacaksa başka kime ne faydası olacak?
Vara yoğa, yerli yersiz her bakan için gensoru önergesi verecek mesela, oylamalar hep bıçak sırtında geçecek, o gensoru her an kabul edilebilir, arkasından da gelsin ikide bir güven oylaması! Ve her an düşebilecek gibi sürekli sallansın hükümet...
Yabancı sermaye tüysün, emperyalist not kuruluşları notumuzu düşürsünler, memlekette "istikrar" havası tarihe karışsın. Bu mu?
Güçsüz muhalefetin zaten olmadık yokuşlara sürdüğü yeni anayasa, güçlü muhalefet sayesinde hiç yapılamasın!
Yok canım, o kadar da demedik...
Peki ne öyleyse?
Biz "programı" kastettik canım, öyle güçlü bir muhalefet olsun ki, programı hükümeti zorlasın.
Nasıl yani? AKP'nin ak dediğine CHP kara diyor, zıtlar mı birleşecek?
Peki bu güçlü muhalefet sağ mı olsun, sol mu?
Biraz ondan biraz bundan olsun, ortaya karışık...
Peki meclisteki koltuk sayısı kaç olsun mesela bu güçlü muhalefetin?
276 olsa zaten hükümet kurar, muhalefet olmaktan çıkar. Ona yakın mı olsun? Şöyle 250 falan...
E şu anda 223... Yani yirmi beş kişi midir bütün mesele?
Yok, yirmi daha koy, 270 falan olsun.
Yahu adamlar çıkaramıyorlar işte bundan fazla milletvekili... Ne yapacaksın, seçim sandığına ayağını mı sokacaksın?
Ormanlarda Fantom on kaplan gücündedir, sana kaç gücünde muhalefet lazım?
Yoksa Richter ölçeğine mi vuralım?
Bak ben sana bir şey söyleyeyim mi aziz kardeşim... Memlekette işler sarpa sararsa zaten o muhalefet yeterince güçlenir ve iktidar el değiştirir, yorma kendini.
Muhalefet güçlenemiyorsa, muhalefetin güçlenmesi için bir sebep yok demektir.
Çünkü iktidarlar da muhalefetler de gökten zembille inmezler. Onları şartlar doğurur.
Örnek: Atatürk, devletimiz yenildiği, dağıldığı ve bir kısım toprağımız düşman işgaline girdiği için Atatürk oldu!
Birinci Dünya Savaşı'nı Almanya kazansaydı (dolayısıyla biz de kazanmış sayılsaydık!), emekli general Mustafa Kemal sıfatıyla orduevinde rakısını içip oturacaktı. Belki ikramiyesiyle Berlin'de Wannsee kıyısında bir de ev alırdı, ya da Viyana dolaylarında, Baden'de falan, kafa dinlemek için.
Sevgili kardeşim, sen ya hükümet yandaşı görünmeye utanıyorsun, ya da ne kadar demokrat olduğunu ispat etme gayreti içine giriyorsun, ikisine de gerek yok.