Türkiye'de birçok kişi Borusan diye bir şirket olduğunu ve onun bir de orkestrası bulunduğunu, orkestrayı Cem Yılmaz'ın yönetmesiyle (yönetir gibi yapmasıyla) öğrendi...
Bunlar aynı zamanda Mozart'ın, Weber ailesinin kızı Constanze'nin kocası olduğunu da öğrendiler. (Ben Cem'in yerinde olsaydım azıcık da Mozart'ın kaynanası Cecilia üzerine giderdim, orada da çok ekmek vardır.)
Fakat Cem'in bir esprisi kaynadı bu arada.
"Borusan bir Japon orkestra şefi değildir, yani Boru San diye bir adam yok" demişti. Pek fazla reaksiyon alamadı, tiyatrocu jargonuyla söylersek.
Bunda kabahat Cem'de değil, seyircinin gabiliğindeydi galiba...
Borusan, şimdi seyircinin bu kesimine pek uygun düşen bir başarıya imza atmış.
Bunlar BMW arabalarının dağıtımcısı ya, BMW reklamlarında "türbanlı sürücü" gösterilmesini engellemişler.
Burcu diye bir hanım varmış, bu hanım ralliciymiş ve de televizyonda otomobil tanıtım programları yaparmış. Bir programda BMW arabayı başı örtülü bir kıza kullandırtmış, Boru San kıl kapmış. Yok, tövbe, araba Mini Cooper galiba, onun da dağıtımını yapıyorlar. Kızı kovmuşlar. Gerekçe olarak da "bu işe ayıracak paramız yok" diye bir bahane uydurmuşlar.
Arabayı kullanan Merve de meğerse "İslami" bir gazetede otomotiv yazarı değil miymiş?...
Evet efendim, yalnızca yüksek sosyetenin kullandığı birtakım kız isimlerini kullanmakla kalmıyorlar, araba da kullanıyorlar, yazısını da yazıyorlar, eleştirisini de yapıyorlar!
Allah Allah, hani bunlar göbeklerini kaşıyorlardı?... Araba bile kullanıyorlarmış! (Vallahi ülke de yönetirler.)
BMW yetkilileri de bu Kemalist yaklaşımı anlayamayıp "her türlü ayırımcılığa karşıyız" demişler...
Atatürk kadınlara oy hakkı vermişti ama araba da kullanın dememişti tabii. Var mıdır, "ben şoförün zeki, çevik ve başı açık olanını severim" gibilerden bir özdeyişi? Yoktur.
Başı bağlı hanım ne üniversiteye girebilir, ne orduevine, ne İstanbul Barosu'na, ne de BMW ve AUSTİN bayiine.
Satmayın beyler, türbanlı kadına BMW satmayın (kocasına satacağınız zaman da karısının fotoğrafını isteyin.) O da gitsin, Mercedes alsın mesela, Audi alsın, Honda alsın, Range Rover alsın.
O para size gelmesin, rakiplerinize gitsin.
Bence, zencilere de satmayın. Gerçi ülkemizde BMW alabilecek zenci pek yok ama, futbolculardan başka...
Acaba Yahudi'lere de satmamayı düşünür müsünüz? (Ne de olsa Alman arabası ya!)
Ben olsam hiçbir Ermeni'ye de anahtar teslim etmem. Kürt müşteriden de "bağlılık yemini" isterim.
Türk oğlu Türk'e ve de Türk'ün de Kemalist olanına yakışır Alman sanayi ürünleri. Silah arkadaşımız değiller miydi?
Haa, bakın onlara FIAT da satabilirsiniz, otuzlu yıllarda Mussolini İtalya'sıyla da aramız çok iyiydi. Hayrola, Cem Yılmaz bu sezon Borusan orkestrasında Wagner mi yönetecek yoksa?
Kendisine tüyo verelim, sahnede lazım olur: Franz Liszt'in kızı Cosima bunun karısıydı... Başını da hiç örtmemiştir! Avrupai bir kadın...