Hükümet kılını kıpırdatmıyor. Yok bizim hükümet değil, Fransız hükümeti.
Fransa'da aşırı soğuklar ve kar yağışı ülkeyi felç etmiş durumda. Paris'te hava sıcaklığı: -15.
Daha da fecisi geçen gün Paris'te 4 evsiz donarak öldü... Anlayacağınız evsizler ve mülteciler açısından tam bir insanlık faciası söz konusu...
Gel gör ki Macron ve ekibi sokakta yaşayanlara karşı duyarsız ve umarsız.
Demek ki, Avrupa Birliği, çağdaşlık, demokrasi, özgürlük, barış falan filan hepsi hikâye...
Evet, bunlar karın doyurmuyor. İnsanı barındırmıyor. Herifler bu lagalugalarla bizi kıskıvrak ablukaya almaya çalışıyorlar...
Gelinen aşamada çağcıl mösyöler, yoksullara ve mültecilere kafalarını sokacak basit bir ev bile vermemişler! Garibanlar Paris'in göbeğinde donarak ölüyor...
Bu ne biçim çağdaş uygarlık seviyesi!
Bu duruma dikkat çekmek ve hükümeti protesto etmek amacıyla birtakım milletvekilleri ve belediye başkanları (yaklaşık 50 kişi) geçen gün geceyi dışarıda yatarak geçirmiş, ne gam!
Fransa'da kış kıyamet can almaya devam ederken iktidar, çalışanların bohçasını koltuğuna verecek reform paketlerini birbiri ardına çıkarmanın peşinde...
Önümüzdeki günlerde kamuda büyük işçi kıyımları olacakmış. Mart ve Nisan ayları işçi ve emekçiler açısından büyük eylemlere gebeymiş...
Ben demiyorum, "Fransız basını" diyor...
Hasılı, bizim iktidarı beğenmeyen hıyarlar yatsınlar kalksınlar, Türkiye'de yaşadıklarına şükretsinler...
Yüreklerini soğutuyor...
Hatırlarsanız Putin (kendisi eski bir KGB ajanıdır) yıllar önce Sovyetler'in çöküşünü "dünyanın en büyük felaketi" olarak nitelendirmişti...
Aynı Putin 18 Mart'taki başkanlık seçimleri öncesi benzer bir söyleme imza attı. Tribünlere oynadı.
Rusya tarihindeki hangi olayı değiştirmek isteyeceği sorusuna, "Sovyetler Birliği'nin yıkılışını engellemeyi" yanıtını verdi.
Hakikaten, Putin'in bu yanıtı yürüttüğü politikalarla örtüşüyor. Zira iktidara geldiği günden beri elden çıkan Sovyet topraklarını ufak ufak da olsa geri almaya çalışıyor. Rusların yüreklerini soğutuyor...
