Erdoğan'ın her ağzından çıkanı didikleye didikleye,evire çevire,allem edip kallem ede ede kendi saçma ve mantıksız mantıklarına alet eden ''Çarşı her şeye karşı'' kafalı bir taife yıllardır halk ağzında söylenen deyimlere bile kulp takar olmuş.
Ana muhalefet partisinin kankası olan HDP de yankı yapar gibi aynı şeyleri söyler olmuş.
Al CHP'yi vur HDP'ye… Aynı gazel aynı ninni…
''Madam gibi'' tabirindeki muhatap tam olarak sizlersiniz zaten. Çünkü erkek gibi mertçe davranmıyor aksine, dağ versiyonunuz olan basma etekle yemeni ve robadan elbise giyen PKK'lı teröristler gibi kıvırıyorsunuz.
''Adam'' gibi, cesurca, erkek gibi davranmıyorsunuz.
Ne siyasette ne de ülkemizi ilgilendiren fecaatli olaylarda bir vatanperver gibi, en azından ülkesini seven basit bir vatandaş gibi dahi davranmıyorsunuz.
PKK'nın yayın organlarının kapatılmasından müteessir oluyor, PKK'lıların cenazelerine gidip taziyelerinizi bildiriyor, belediyenin imkanlarını PKK'nın emrine seferber ediyor, dünya kamuoyuna PKK karşıtı eylemleri özgürlük karşıtı imiş gibi duyuruyor, resmen arkadan ''madam gibi'' vuruyorsunuz.
Şimdi de benim ''madam gibi'' dememe de tepki gösterir bizim gezi zekalılar.
''Ayyy adama bak. Ne dedi? Kadınlar için arkadan vuruyor dedi'' derler. Desinler. O zaman ''erkek'' olun.
Barış dediğinizde gerçekten barış deyin.
PKK ile mücadele ederken gerçekten karşılarında durun.
Özgürlükleri savunurken, halkın temel özgürlüğü olan yaşama hakkının aleyhine çalışanların arkasında durmayın.
Vatan tehlikeye girdiğinde makarna kuyruğuna değil tankın karşısına dikilin.
O zaman biz de size ''Erkekçe davrandılar'' diyelim.
Zira Erdoğan'ın ''Bir adam gibi, bir de madam gibi ölmek var'' sözü sadece bir deyim!
Tekrar size deyimlerimizi mi öğretelim?
Deyimlerin lafzın suretinden değil manasından ibaret olduğunu tekrar mı belletelim?
Siz ''Etekleri zil çalmak'' deyimini de eteklerinde zil olan biri olarak anlıyorsanız eyvah doğrusu!
Demek beyin şartelleriniz yanmış.
Hadi ki kadına bu kadar değer veriyorsunuz? ''Madam'' kelimesinin bu kadar büyük bir güya aşağılama kelimesi olduğunu düşünüyorsunuz.
Erdoğan'ın ''Madam gibi'' diyerek kadınları küçümsediğini söyleyip onu kınıyorsunuz.
O zaman sizin yaptığınıza ne demeli?
Kâh kadınları soyup çıplaklık unsuru olarak onları çıkarlarınıza alet edip ürün reklamı yapmanıza, kâh gencecik kadınları dağa çıkarıp orada sapık örgüt üyelerine peşkeş çekmenize, kâh şehit evlatlarının acısıyla anaların yüreklerini dağlamanıza, kâh mülteci kadınların evlatlarını enkaz altından ölü bedenlerini kucaklarken dumur oluşlarına ses çıkarmamanıza ne demeli o zaman?
Madem kadını bu kadar önemsiyorsunuz, o zaman neden kadınları siz kullanıyor, terörist yapıyor, üzüyor, perişan ediyorsunuz?
Sizin ''Barış istiyoruz'' demeniz bomba patlatıp hendek kazmaktan ibaret olduğu gibi kadınlara sözde saygınız da demek kadınları perişan etmekten ibaret.
Sizin ''Halkların kardeşliği'' demeniz ve diyenleri alkışlamanız CIA'in Kürt ırkçılığı üzerinden pirim yapıp ülkeyi bölme çabasından ibaret olduğu gibi kadınlara sözde saygınız da anaları ciğerparelerinden ayırıp yüreklerini dağlamaktan ibaret. Sonra da yüzsüzlükle kalkıp taziyeye gidiyorsunuz.
Sizin ''özgürlük'' dediğiniz,''Kürtlerin haklarını savunuyoruz'' dediğiniz ''Kürtleri temsil ediyoruz'' dediğiniz en çok da Kürt vatandaşlara eziyet etmek olduğu gibi sizin kadınlara sözde saygınız da masum Kürt kadınlarını kandırıp dağlarda ahlaksızca komün hayatı yaşamaya itmekten, tüm hayatlarını karartmaktan ibaret.
Bu mu özgürlük? Bu mu hak savunmak? Bu mu temsil etmek?
Sizin barışınız da,özgürlüğünüz de,kardeşliğiniz de yerin dibine batsın….
Aynı ''Demokrasi getireceğiz'' deyip gittiği her ülkeyi perişan eden, yerin üstündekileri öldürüp yerin altındakileri kendi halkına peşkeş çeken ustanız Amerika'nın çırağı gibisiniz.
Allah bütün dünyayı ''Amerika'nın demokrasisinden, CHP'nin medeniyetinden ve PKK'nın barışından'' korusun!
Sonra Erdoğan, gençler için gayet beliğ bir ifade ile; ''Gençlerin eşek arısı değil bal arısı olmalarını istiyoruz'' diyor. Gençleri; araştıran, sorgulayan kendini her daim geliştiren bir idealiteye yönlendiriyor.
Yok efendim Erdoğan neden böyle diyor,araştıran birey olmamızı aslında istemiyor diyorsunuz. ''Araştırmaya, kendimi geliştirmeye üşeniyorum. Ben ABD yanlısı gazetelerin ve İngiliz işbirlikçilerinin bana hazır lokmalar halinde verdiği yorum ve haberleri günde 8 öğün yutarım daha iyi'' deseniz daha doğru olur aslında.
Sorarım size? Şimdiye kadar AK Parti hükümetinden önce kadına ve gençlere bu kadar özgürlük ve hakları veren bir hükümet daha olmuş mu?
Çalışan kadınlar için getirilen imkan ve avantajlardan tutun da annelikle ilgili kadınlara verilen yardımlara, sağlık alanında kadınlara özel açılan kliniklerden sığınma ve barınma hizmetlerine kadar hangi hükümet bu güne kadar yapılan icraatları yapmış?
Gençler için gençlik merkezleri,bilgi evleri,spor tesisleri ve alanları, bienaller,yarışmalar,festivaller,türlü türlü etkinlikler hangi hükümet zamanında bu kadar fazla yapılmış?
Tabi siz açılış denildiğinde ''Heykel açılışı'',yeşil alan denildiğinde ''Taşları yeşile boyamayı'' anladıktan sonra, bu kadar dar ve düşük bir ufuk seviyesinde olduktan sonra ne desek boş, ne desek faydasız…
Bu kumaşta dikiş tutturamayacaksınız. Savınız o derece mesnetsiz ki tilkiler bile konuşmalarınıza,mesele ettiğiniz konulara bir tarafları ile gülüyorlar…
Sahi tilki miydi, eşek miydi? Kılıçdaroğlu'nun açılışını yapacağı heykel ne heykeliydi?
Tebessüm
Temel'i ameliyat etmek için doktorlar maskelerini takmışlar... Bu durumu gören Temel ''Boşuna maske takmayın sizleri tanıyorum'' demiş...
Aynı bunun gibi ABD,CHP ve HDP'nin ağzından yaldızlı laflar eksik olmuyor... Bizlerde onlara hitaben; ''Boşuna demokrasi, özgürlük ve barış demeyin zira sizleri çok iyi tanıyoruz'' diyoruz...