Fransız RMC televizyonuna demeç veren Fransa Kadın Hakları Bakanı Laurence Rossignol, dünyaca meşhur markaların tesettürlü kadınlara dönük tasarımlar hazırlamasını ; "Bu markaların tesettürlü kadınlara yönelik kıyafetler üretmesini normal ve sıradan bir şeymiş gibi görmemiz imkansız. Bu apaçık bir sorumsuzluktur. Toplumu temsil eden herkesin bir sorumluluğu vardır" sözleriyle eleştirdi.
Kendinden başkasına tahammülü olmayan ve kanser niteliği taşıyan bu hastalıklı zihniyet tesettürün gelişmesinden ve yaygınlaşmasından dolayı çok rahatsız olmuş anlaşılan.
Öte yandan öncelikli olarak şundan bahsetmek lazım ki;tesettürün kendi kimliğinden uzaklaşıp "Örtmek" değil de "Daha fazla baktırmak" mantığını taşıdığı tarzdaki tesettür modası akımı Müslümanlar tarafından da rahatsızlıkla karşılanıyor.
Lakin Müslümanlar "Süslüman" adını verdikleri bu kesimi dine daha uygun ve mazbut giyinmeleri gerektiğini düşündükleri için eleştiriyorlar. Haklı tarafları da yok değil. Bazen kısa gömlek altına tayt giyip üstüne 32 katlı apartman gibi bir topuzla kocaman başörtü takan gençler herkesi rahatsız ediyor.
Ama gel gelelim ki bu kadının niyeti başka! Gençler tesettüre,tesettürlü olmaya özenmesin, tesettürlü olan kişi paçoz olsun ki hiç kimse o kıyafeti tercih etmesin diye tesettür modasına karşı Fransız bakan.
Moda denilince akla sadece mini miniler gelsin. Açık ve absürt giyim şekli gelsin, herkes buna özensin istiyorlar. Tesettürlü olan sadece hizmetçi, temizlikçi olsun, KLAS insan olmasın istiyorlar.
Avrupalılar kendileri gibi giyinmeyenleri aşağılamayı bir hak olarak görüyor galiba.
Asıl hoşlarına gitmeyen şey, "Tesettür modası" değil ! ''Tesettür kıyafetlerinin moda olması"… Genç Müslüman nesil tarafından tesettürlü olmanın benimsenmesi, tercih edilmesi ve bu durumun da daha geniş bir kitle tarafından saygı görmesi...
Eskiden pazardan alabileceği basma etekle,robadan çiçekli entariden daha farklı ve şık seçeneklerin türemesi,tesettürün güzelleşmesi canlarını sıkıyor.
Avrupalıların özgürlük anlayışı kendi gibi olanların dışındaki her şeyin yasaklanması şeklinde.Çünkü onlara göre normal olan hatta asil olan, cool olan sadece onlar.Dünya sınıfında en popüler öğrenci Avrupalı ve Amerikalı olmalı.Gerisi en çok geek olabilir diye düşünüyorlar.Nasıl olurda hem de nefret ettikleri İslamî kesimden havalı,klas,şık bir görünüm çıkabilir!Bu konu onları gerçekten rahatsız ediyor.
Düşünün ki İslam'ın imajını zedelemek için "İslam" adı taşıyan terör örgütleri kuran bir zihniyetten bahsediyoruz.
İslam'ın imajına olumlu etkisi olacak "Şık ve asil tesettürlü giyimi" kaldırabilirler mi? Emine Erdoğan hanımın bütün resepsiyonlarda ne kadar asil ve bir o kadar da tesettüre uygun kıyafetler giydiğini görüyorlar.
Halk ve gören herkes tarafından buna özenildiğini de biliyorlar.Kelimenin tek anlamı ile çıldırıyorlar. O yüzden bu türlü söylemler hiç de şaşırtıcı değil.
Bu zihniyet, tesettüre girmenin aslında kadını köleleştirdiği ve özgür düşünmesine mani olduğu görüşünde…
Şayet açık-saçıklık özgürlük anlamına gelseydi, Afrika kıtasında yaşayan ilkel yerli kadınlardan daha özgürü olamazdı herhalde...
Fransız bakanın ifadelerini dibine kadar yorumlandığımızda bu söylemin düpedüz ırkçılık, İslamofobi ve ayrımcılık anlamlarını taşıdığını ne yazık ki görüyoruz.
Benim mantığımla gidecek olursak Fransız bakanın bu söylemlerinden dolayı istifa etmesi takdire şayan en doğru tercih olacaktır.
Neyse...
Sayın Kadın Hakları Bakanı !
Size söylemek istediğim birkaç söz var.
Türkiye bu konuyu onlarca yıldır tartışıyor...
Lâik kesimin ağzında sakız olan ve 28 Şubat godomanlarını en çok çileden çıkaran meseledir bu.
Tesettürün yaygınlaşması bir yana bir de gençler tarafından benimsenmesi hele ki şık ve düzgün görünümlü tesettürün yaygınlaşması onları kudurtan şeylerin başında geliyor.
Bu konu yasakçı zihniyetle çözülemez.
Biliyorum tesettürlü kıyafetler hoşunuza gitmiyor.
Biliyorum tesettürlü hanımlara hitap eden yeni kreasyonlarla tesettürün özendirilmesinden ve tesettürlü ünlülerin Müslüman kızlar tarafından rol modeli olarak benimsenmesinden ödünüz kopuyor.
Ancak tesettürsüz olmamak nasıl bir haksa tesettürlü olmak da öyle bir haktır.
Kadınları tesettüre girip girmeme konusunda özgür bırakmanın dışında çözüm yolu yoktur bu meselenin.
Ayrıca Tesettür;
Bir tercih meselesidir,
Kısıtlanması imkansız insanî bir haktır,
Kadınlar için fıtridir,
Erkeklerin göz hapsine karşı bir nevi özgürlüktür.
Uygar dünyada saygı gösterilmesi gereken, en önemli kadın haklarından bir tanesidir tesettür.
Ne yazık ki bunun farkına varamayacaksınız ! Çünkü sizler "Bizden olmayan ister ölsün, ister ne olursa olsun BENANAĞ" kafasındasınız.
Diğer yandan tesettürü kötüye kullanan, gerçek amacının oldukça fazla dışına çıkan, tesettürün "Hal, ses ve tavırları da örtmek" olan manasını anlayamayan bacılarımıza da tavsiyem;
madem ki bütün dünyanın dikkatini çeken ve İslam'ın bayrağı hükmünde olan bir tesettürü başında taşıyorsun.
Yani aslında başında bir ayet taşıyorsun. O halde şık ama İslam'a uygun giyinmeyi, modaya uyarken bir yandan da tesettürün hassasiyetlerini çiğnememeyi başarabilmelisin.
Bu senin bütün dünya insanlarına karşı başında taşıdığın ayeti yani bir bakıma Allah'ın emrini ilan etme şeklindir. Sen hal dilinle her tesettürlü girdiğin ortamda Kur'an ayetini okumuş oluyorsun.
Bir elde sigara, diğer elde haram bir sevgili, paçada dar pantolon ve yüzde üç kg. makyajla İslam'ın sancaktarlığını yapamazsın bacım!
Kıyafetinle İslam'ı temsil ederken bir yandan da İslam'a zıt tavırlar sergileyemezsin.
Tesettürü tarz değil farz haliyle yapmanı önemle rica ediyorum. Yoksa bütün tesettürlü insanların hakkına girersin.
Tesettür kadınlar için fıtridir ve kadının fıtratı tesettürü iktiza ediyor."Medeniyet" adı atında açık-saçıklığın getirdiği ironik dengesizliğe ve esarete karşı tesettür özgürlüktür.
Avrupa'nın tesettürü fıtrat dışı görmesi,fıtrat dışıdır.Utanmayı ayıp sayan zihniyetin "özgürlük" adı altındaki şehvetin esaretine karşı tesettür kadını korumaktır.
Aynı bir mücevherin ortalık yerde öylece bırakılmaması ve güzelce muhafaza edilerek saklanması gibi...Vesselam…