Türkiye'nin, Afrin'de PKK-PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütüne yönelik başlattığı Zeytin Dalı Harekâtı'nın 11. Günündeyiz. Fırat Kalkanı Operasyonuna göre çok daha geniş bir coğrafyada ve ABD tarafından 5 bin TIR'dan fazla silahla donatılmış PYD-YPG'li teröristler var karşımızda.
Sivilleri kalkan olarak kullanan teröristler, göğüs göğse çarpışmak yerine neredeyse tüm araziyi ve özellikle yerleşim birimlerini bomba ve mayınlarla doldurmuş durumda.
Mehmetçik ve Özgür Suriye Ordusu, 90 santimlik betonla kaplı sığınakları, kazılmış tünelleri, kurulmuş tuzakları birer birer imha ederek kararlı ve güvenli bir şekilde ilerliyor.
Harekâtın insani hassasiyetlerle ve büyük bir dikkatle adım adım ilerlediğini şu sözlerle açıkladı Cumhurbaşkanı Erdoğan:"Eğer biz devlet olarak sahip olduğumuz askeri gücü hoyratça kullanmaya kalksak, tanklarımızla, toplarımızla, uçaklarımızla, helikopterlerimizle önümüze gelen her şeyi dümdüz edip geçsek, bu operasyon birkaç günlük iştir. Ama biz en az kendi askerlerimizin emniyeti kadar, karşımızdaki güçlerin kalkan olarak kullanmaktan çekinmediği masum sivillerin can ve mal güvenliğini de hesaba katıyoruz. Çünkü biz Afrin'i işgale gitmiyoruz, tam tersine orayı terör örgütlerinden temizleyerek asli sahipleri için yaşanabilir bir yer haline getirmeye çalışıyoruz."
***
Önceki akşam, sevgili arkadaşım Hıdır Geviş'le birlikte AK Parti Van Milletvekili ve Asya Parlamenter Asamblesi Başkanı Burhan Kayatürk ile buluştuk. Kayatürk'e öncelikle Zeytin Dalı Harekatı'na bölge insanının yaklaşımını sordum. Kürtlerin, 15 Temmuz ve 16 Nisan referandumunda hangi reflekse sahipse bugün de aynı hissiyata sahip olduğunu söyledi.
AK Parti'nin halen Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindebirinci parti olduğunu kaydeden Kayatürk, Çözüm Süreci, Kobani eylemleri ve hendek terörü sırasında Kürtlerin, neyin ne olduğunu çok daha iyi gördüğünü ve bugün Afrin'de terör örgütlerine operasyon yapılmasını desteklediğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde hem uluslararası hem de Türkiye kamuoyunun aylar öncesinden Zeytin Dalı Operasyonuna hazırlandığını belirten Kayatürk, operasyondan çok önce diplomatik çalışmalara başlandığını ve harekâtın askeri olarak çok iyi bir hazırlık aşamasından sonra başladığını ifade etti.
Türkiye'nin PYD-YPG ve DEAŞ terörüne karşı yürüttüğü operasyonun meşruiyetinin dünyada da kabul gördüğüne işaret eden Kayatürk, batıdaki ön yargılı tutumların aksine Türkiye lehine kararları ile bilinen Asya Parlamenterler Asamblesi gibi uluslararası kurumlara daha çok önem verilmesi gerektiğine dikkat çekti.
***
Türkiye, Allah'ın izniyle bu zorlu Afrin sürecinden de yüzünün akıyla çıkacak. 'Afrin süreci' diyorum, çünkü savaş bir devletle olur. Terör örgütlerine ancak operasyon yapılır.
Bazı sözde karanlık 'odalar' gibi bunun 'savaş' değil terörle mücadele operasyonu olduğunu tüm dünya ve milletimiz biliyor. Dünyanın gördüğü gerçeğe içimizdeki 'yabancıların' kör kalması, çok da önemli değil…