MERYEM GAYBERİ

MERYEM GAYBERİ

13 Mayıs 2014, Salı

“Sadece bizle olmaz, siz de sövün!”

Yıllarca avukatları, doktorları, öğretmenleri vs. mesleklerinden dolayı kutsayan anlayış yine hortladı. Şimdi varsa yoksa basın sektörü kutsanmaya başladı.

Her meslek kendine göre zorluğu olan ve rızkı için çalışan her emekçi için onurlu bir uğraşıdır.

Yüz binlerce taşeron işçiye, milyonlarca asgari ücretliye ve emekliye gösterilmeyen alakanın sadece basın emekçilerine gösteriliyormuş gibi yapılması da ayrı bir çelişki.

***

Türkiye'yi uluslararası alanda "Diktatörlükmüş" gibi göstermek için son yıllarda "Basın özgür değil" argümanına sarıldı bazıları. Birbirileri ile 'Paralel' zihniyette Başbakan düşmanlığı yapanların son buluşma noktası da burası oldu.

"Örgütünün propagandası için 4 yaprak fotokopi çıktısını zımbalayan, künyesine kendini Yazı işleri Müdürü olarak yazan ve ardından karakol basan, Molotof atan kişileri de gazeteci saymak ne derece etik?" diye sordum.

Bu konudaki yazımın altına yorum yazan biri şöyle diyor mesela: "Sadece sarı basın kartı taşıyanlar mı gazetecidir?"

Tamam, işte onu diyorum ben de. Benim de sarı basın kartım yok. Dilim döndüğünce düşüncelerimi yazmaya çalışıyorum. "Evrensel" diye bahsettiğiniz çerçevede 'şiddet diline' mahkûm olmadan da yapılabilir bu.

Diğer birkaç yorum da şöyle özetlenebilecek durumda: "Tamam onlarca televizyon kanalından, gazeteden veya sosyal medyadan Hükümet'e sövüp hakaret edebiliyoruz ama siz bunu kendi gazetenizde yapın bakın ne oluyor?" diyorlar.

***

Bu acizlik midir, paradoks mudur siz söyleyin. Yani her gazeteden her köşeden her televizyondan her mecradan Başbakan'a ve Hükümet'e sövülmesini, hakaret edilmesini istiyorlar.

Kendi köşelerinden ettikleri hakareti yetersiz bulup, Hükümet'in icraatlarını destekleyen kalemlerden bile böyle bir beklenti içine giriyorlar.

Kendi örgüt liderlerine, holding patronlarına, yakın durdukları parti başkanlarına, cemaat liderlerine, kanaat önderlerine vs. kendi gazetelerinde en küçük bir imada dahi bulunamayanlar, iktidarı desteklediğini söyleyen insanlardan sevdikleri insanlara hakaret etmesini bekliyor.

Bu beklenti bile "Hükümet düşmanı" cephedeki çaresizliği, ezikliği ve yenilmişliği göstermeye yeter!

SON DAKİKA