Gazeteci Sevilay Yılman, 'kesin bilgi' diyerek yeni, havalimanının isminin 'Abdülhamid Han' olacağını yazdı.. Üzerine onlarca şey yazıldı söylendi.. Olurdu/olmazdı pek çok yorum yapıldı.. İşin esası şu.. Sevilay'ın kulağına bu bilgiyi kim üflemişse, bir taşla bir kaç tane kuşu aynı anda yere indirmiş oldu..
**
İlki hiç kuşkusuz ilk akla geleni elbette.. Yani Abdülhamid Han isminin test edilmesi.. Böylesine devasa bir projede Türkiye ile birlikte adı anılacak bir terminal için tercih edilecek isim kamuoyunda enine boyuna tartışılmalıydı.. Bu tartışma da ancak böyle spekülasyonlar üzerine olacaktı.. Diğer metotlar artık çok bayatladı.. Hani 'üç tane vapur modeli koyduk internet sitesine beğendiğinize tıklayın' tipi işler geride kaldı.. İletişimin en temel yolu bu.. Basında yer alacak, vatandaş tepkisini verecek.. Abdülhamid Han ismi işte böylece tartışılmış oldu.. Çıkan sonucu kimse bilmiyor. Menfi/müspet bütün argümanları not eden biri vardır elbet ilgili yerlerde..
**
İkincisi ise yeni havalimanının muhtemel ismi olan Recep Tayyip Erdoğan adı, bu vesileyle daha yüksek sesle dillendirilmiş oldu.. İsteyenler de istemeyenler de fırsat bu fırsat gerekçelerini yazdılar.. Engin Ardıç gibi, 'çok istiyorum ama emr-i hak vaki olduktan sonra' diye şerh düşenler de oldu tabi.. Ve Abdülhamid Han üzerinden yeniden Atatürk ismi dolaşıma sokuldu.. Teknik nedenlerden dolayı 'Atatürk' denemeyecek olsa da, 'Gazi' diyelim, 'Mustafa Kemal' diyelim gibi teklifler yazıldı.. O bitmeyen karşılaştırmalar ve gereksiz defanslar…
**
Ve tüm bu tartışmalar, bazıları içinse tüm bu isimlerin tüketilmesi gibi bir sonucu doğurdu.. Öyle ki erken başlayan bu tartışmayla fazlaca üzerine yorum yapılınca bazı çevrelerde, 'hiç biri olmasın bence' gibi bir fikrin doğmasına yol açtı.. Bu çevrelerin öne sürdüğü görüş ise 'İstanbul' markasının öne çıkarılması.. Misal Gazeteci Naci Taban ve Cengiz Alğan, bu fikri savunuyordu..
**
Gelelim işin esasına.. Başta dedim ya, kim fısıldamışsa Sevilay'a çok stratejik bir iş yapmış.. Muhtemelen ciddi devlet deneyimi olan, köprülere, otoyollara havaalanlarına falan hakim biri.. İşi bilen biri yani.. Zira sonuç odaklı bir iddia oldu Abdülhamid Han ismi.. Peki sonuç?.. Arz edeyim.. Abdülhamid Han olmayacak.. Elbette o işin mimarı olarak böyle büyük bir esere adı verilmesi gereken kişi Recep Tayyip Erdoğan.. Her ne kadar bu tartışmalar, üçüncü bir isme zorlamaya çalışmak için yükseltiliyor olsa da rasyonel tavırdan taviz vermemek önemli.. Nasıl ki Boğaziçi Köprüsü'nün ismini millet koydu, bunun da adını koyacaktır… Zorlamaya gerek yok..
