Ersoy Dede

Ersoy Dede

24 Mayıs 2018, Perşembe

CHP Siyasal İşlevini Kaybetmiştir!

CHP'nin bu ülke için bir ulusal güvenlik sorunu olduğu artık apaçık ortada.. Ve özellikle 2010 Mayıs'ında FETÖ tarafından yönetimi ele geçirilince nasıl operasyonel bir şekilde kullanıldığını defalarca gördük.. FETÖ her ne yapmak isterse CHP içinde bir damar bulup kendisine oraya yaslanarak yaptı bugüne kadar.. Çünkü FETÖ'nün silahlı kuvvete, yargı kuvvetine, medyaya ama hepsinden önemlisi bir konvansiyonel siyasi mekanizmaya ihtiyacı vardı.. Her operasyonunda istisnasız CHP'yi kullandı.. Bakın Türkiye'nin uluslarası bir terör örgütüne silah ve kimyasal madde temin ettiği palavrası CHP'den çıkmıştı ilk olarak hatırlayın. Can Dündar'dan önce, CHP'li Eren Erdem çıkmış; 'Tutanağı okudum.. Kesin bilgi, El Kaide'ye giden tırlarda silahlar var' diye tweet atmıştı.. Bu, oluşturulmaya çalışılan algının tamamlayıcı unsuruydu.. Eren Erdem'in, 'okudum' dediği bir arama tutanağıydı ve Tırların El Kaide'ye gittiği iddiası, gördüğü manzarayı anlatmakta güçlük çeken tır şoförünün kopuk kopuk sözlerinden ibaretti.. O tutanağın altında imzası olan üsteğmen, daha sonra; 'bu ifade arama tutanağına nasıl girdi, ben de bilmiyorum' diyecekti.. Zira FETÖ'nün savcıları bile tırların istikameti konusunda hiç bir evraka hiç bir bilgi yazamamışlardı.. Uğraşmış ama yazamamışlardı.. Fakat Eren Erdem çıktı ve dedi ki; 'okudum, gerçek bilgi, silahlar El Kaide'ye gidiyordu'…
**
Hakkında 22 yıl hapis cezası istenen Eren Erdem'in dokunulmazlığı 24 Haziran 2018 pazar akşamı kalkıyor.. Muhtemelen ertesi sabah Eren Erdem için zor bir sabah olacak.. Ama eğer partisi bir kez daha milletvekili adayı olarak listeye koysaydı, herşey çok başka olacaktı.. Yapmadı.. Aday yapmadı partisi.. O da çıktı ve dedi ki; ".. Ben, suçlandığım her konuda, partimden aldığım talimatları yerine getirdim. Hatta milletvekili bile olmadan önce Mit tırları ile ilgili yaptığım açıklamayı CHP yöneticisi Bülent Tezcan'dan aldığım dosyaya bakarak yazdım.." Çok fazla detaya girmesine gerek yok.. Detay bundan sonra savcıların ilgileneceği bir konu.. Değerli dostlar, eğer MİT Tırları davasında; bir devletin ulusal güvenliğini tehlikeye attığı, gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla ele geçirip servis ettiği ya da yayınladığı gerekçesiyle ya da sadece gizli kalması gereken belge ve bilgileri faş ettiği gerekçesiyle bir takım kişilere çeşitli cezalar verildiyse, bu iş CHP'nin başını fena ağrıtır.. Cumhuriyetin kurucu partisi olduğunu iddia eden CHP'nin, ülkeyi terör örgütlerine yardım eder gibi gösterecek deliller üretme peşinde olduğu doğruysa, bu parti siyasal işlevini yitirmiş demektir.. Bakın bir kez daha söylüyorum. Eğer Enis Berberoğlu suçluysa.. Eğer Can Dündar suçluysa.. O zaman CHP bu suçların ana çıkış noktasıdır.. Kaynağıdır.. Der ki adalet, 'Enis Bey de Can Bey de suçlu değildir. Yapılan gazetecilik faaliyetidir', o zaman tamam.. O zaman 'The Post' filmindeki gibi, yapanları kahraman ilan edelim, servisi yapanı da mükafatlandıralım, dükkanı kapatıp gidelim.. Yok eğer Can Dündar'ın ülkeyi terketmesine neden olan servisin kaynağı kurumsal olarak CHP'yse, o suçun ortağıdır.. Ya da çıkar Bülent Tezcan der ki; ".. Bu işin CHP'yle bir ilgisi yok. Ben kişisel merakım nedeniyle bu tip belgelerin peşine düşüyorum bulduğumu da gazetecilere servis ediyorum.." onu anlarım.. O bir üstlenme durumudur. Bir tür fedakarlıktır.. İntihar dalışıdır partisini kurtarmak için.. Ama öbür türlü yargı derhal harekete geçmelidir..
**
İlk ifşaatı Eren Erdem yaptı.. "Neden ben cezaevine giriyorum ki, yanıyorsam hepinizi yakar da giderim" dedi, Bülent Tezcan'ın adını verdi.. Kim bilir belki sıra Enis Berberoğlu'ndadır.. Berberoğlu eğer konuşursa, domino taşları Maltepe Cezaevi'nden Söğütözü Anadolu Bulvarı'na kadar hiç durmadan hızla yıkılır.. Bunu herkes çok çok iyi biliyor.. Bülent Tezcan, Eren Erem'in sözleri üzerine iki cümlelik bir açıklama yaptı. Ama kimseyi bu açıklama tatmin etmiş değil.. Cevap bekleyen sorular var.. Mesela Bülent Tezcan, Eren Erdem'e verdiği o dosyayı nereden aldı?.. O dosya gibi başka neler geldi CHP'ye?.. Bu servisler, basından kimlerle paylaşıldı?.. Paylaşılmamış, vakti beklenen, şantaj amacıyla saklanan başka dosyalar var mı?.. Daha çok soru var sorulacak. Öyle kolay biteyecek bu iş..

SON DAKİKA