CHP'de siyasetin sadece ve sadece CHP içine dönük olarak yapıldığını milletvekili aday listeleri neticesinde bir kez daha görmüş olduk.. CHP'de genel başkanından milletvekiline, teşkilat yöneticisine kadar herkes ama herkes istisnasız sadece CHP içindeki koltukları hedefleyerek siyaset yapıyorlar. Bu apaçık ortada. Bakın Kemal Kılıçdaroğlu'nun "..Gel Bakalım Muharrem.." diyerek cumhurbaşkanı adayı ilan ettiği Muharrem İnce, tüm nüfuzuyla birlikte CHP'den tamamen tasfiye edildi. Bu şimdi aklı başında normal bir karar mı?.. ABD'de, Obama'yı ya da Hillary'yi tasfiye edecek bir Demokrat Parti düşünebiliyor musunuz?.. Tüzük kurultayında Muharrem İnce'nin yanında ya da CHP içinde oluşturulan korku imparatorluğunun karşısında kim pozisyon almışsa, tamamı bila istisna liste dışı kalmış durumda..
**
Hatırlayın açıktan ilk liste dışı kalan isim kim?.. Elbette Muharrem İnce.. İlk gün burada yazdık. Arşivlerde var.. 'İnce'nin Cumhurbaşkanlığına aday gösterilmesinin en önemli sonucu, 24 Haziran genel seçimlerine katılamayacak olmasıdır' dedik.. Dolayısıyla ilk çizik yiyen doğrudan Muharrem İnce oldu.. Şimdi ise İnce'ye yakın kim varsa liste dışı bırakılmış durumda.. Muharrem İnce'nin Kemalizm eleştirisi nedeniyle çok sert tepki gösterdiği HDP'li Altan Tan, Saadet Partisi'ne ayrılan kontenjan üzerinden CHP milletvekili olurken İnce o parlamentoda olmayacak.. Öyle yapın hesabı.. Meral Akşener'i aday yapabilmek için yakalarındaki CHP rozetini çıkaran 15'ler bile seçilecek yerlerden aday yapıldı.. Abdüllatif Şener bile aday yapıldı.. Daha ne diyeyim.. 25 Haziran'da Abdüllatif Şener mecliste olacak Muharrem İnce, Haluk Pekşen, Mustafa Balbay, Zeynep Altıok, Şenal Sarıhan, Musa Çam, Erdin Bircan, Hüsnü Bozkurt, Necati Yılmaz, İlhan Cihaner, Umut Oran, Adnan Keskin, Erdal Aksünger olmayacak…
**
Bunun detay analizi nedir diye baktığınızda enteresan bir ortak payda çıkıyor karşımıza.. Evet üstü çizilenlerin tamamı tüzük kurultayına Kılıçdaroğlu'na meydan okuyanlar.. Evet fakat hepsinin başka bir ortak özelliği daha var.. Listeye giremeyen isimlerin tümü geniş mutabakat karşıtları.. Meral Akşener, Abdullah Gül ya da Abdüllatif Şener gibi çember dışı bir isim etrafında konsolide olmayı emreden projecilere karşı, kendi adaylarını çıkaran kadro bu.. Hatta parti içinde öfkeyi tahkim etmek için, kendilerine yakın gazeteciler aracılığıyla Abdüllatif Şener'in adaylığının kesin olduğu yalan bilgisini yayan, ortaya çıkan tepkiyle de Muharrem İnce ismini kuvvetlendiren kadro açığa düştü..
**
Peki bundan sonra ne olacak?.. Kılıçdaroğlu, kameralar önünde, '..gel bakalım Muharrem..' diye çağırdığı Muharrem İnce'ye 20 Mayıs itibariyle yani daha yarışa bir aydan az bir zaman kala "..git bakalım Muharrem.." demiş ve yarış dışına itmiştir.. Maç başladıktan sonra değiştirilen oyun kuralları elbette İnce cephesinde büyük bir çöküntü yaşatmış olmalı.. Bu şartlarda İnce kime güvenerek sürdürecek ki mücadelesini?.. Kampanyası için genel merkezden zaten hiç destek göremeyen Muharrem İnce'nin bu dramı herkesin malumuydu.. Artık adaylığı açıklandığı gün çıkardığı CHP rozetini tekrar geri alıp alamayacağı da tartışılır hale geldi.. Bu şartlarda partinin desteğinin tamamen geri çekildiği İnce cumhurbaşkanlığı yarışında ciddi anlamda güç kaybetti.. Seçimlerden sonra partinin 1 numaralı koltuğu isteyecek ve bir olağanüstü kurultay talep edecektir şüphesiz. Ancak Kılıçdaroğlu bu olağanüstü kurultayda da koltuğunu sağlamlaştıracak.. Yani İnce bisikletle traktörle falan oyalanırken, hayalini kurduğu parti altından kaydı gitti..