Cumhuriyet Halk Partisi il başkanlığı koltuğuna oturan isim ile ilgili tartışma bitmek bilmiyor.
Bu sadece parti içi muhalefet ile izah edilebilecek kadar basit bir hadise değil. 11 milyon seçmenden oy alan bir partinin yönetici kadrolarında PKK ve DHKP-C muhibbi bir ismin oturuyor olması düpedüz bir ulusal güvenlik sorunu.. Bugünkü koltuğuna oturmadan evvel durmadan nefes almadan devlet-millet düşmanlığını körükleyen yazılar yazmış.. Cumhurbaşkanı'nın cennet mekan annesi hakkında kabul edilmesi mümkün olmayan sözleri paylaşmış.. Bugün koltuk söz konusu olduğunda şartlı biçimde özür dilediği Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, adı geçtiğinde yüreğini sızlatan anneciği ile ilgili o ağır sözler, 5 yıldır twitter hesabında duruyordu. ".. Anne söz konusu olduğunda.." diye başlayan o etikçi cümleler, geride bıraktığımız 5 yıl boyunca hiç mi gelmedi aklına?.. Özür dileyecekmiş.. 'Neden 5 yıldır özür dilemediniz o halde?' diye soruyorlar, 'gözümden kaçmış' diye yanıt veriyor.. Ya hu bu gözle, kulakla ilgili bir durum değil ki!.. Zihniyet meselesi bu.. Eğer jargonunuz müsaitse edersiniz böyle küfürleri.. Ve eğer sizin için sıradan bir durumsa bir ülkenin devlet başkanının Hakk'a yürümüş annesine küfretmek, o vakit kaçmış demektir gözünüzden.. Kim olduğunuz hakkında fikir verir yani böyle durumlar.. Bir de çıkmış geçenlerde bir internet televizyonuna, 'bütün bu saldırılar bana, kadın olduğum için yapılıyor' demiş.. Ya hu senin ettiğin küfür bile cinsiyetçi.. Sen ki, parti politikası olarak iktidara geldiğinde hakkını koruyacağını taahhüt ettiğin kadın seks işçiliğini, 'küfür' olarak kullanmayı tercih etmiş birisin.. Ne kadın ayrımcılığından söz ediyorsun. Biz erkek halimizle böyle cinsiyetçi küfürler etmiyoruz..
**
Her çıkan twitter mesajına da bir cevabı var Canan Hanım'ın..
Kocasının önündeki domuz tabağını soruyorlar; 'ama çatal başka tarafta, belli ki karşısındaki yemiş'..
Kızının elindeki bira şişesi; 'şaka olsun diye eline tutuşturduk, yoksa içmez benim kızım'..
'1915' diyorsun, 'Ermeni soykırımı'..
'Gezi' diyorsun, 'seri katil devlet'..
Fransa'da öldürülen PKK yöneticileri için açık açık yas tutuyor..
DHKP-C'lilerin örgütsel direnişini fetişleştirip alkışlıyor..
İlk selamı Selahattin Demirtaş'a yolluyor..
İlk referansı PKK'nın siyasi kanadından alıyor..
İstiklâl mücadelesi için 15 Temmuz gecesi çıplak elleriyle tankları durduran kahramanlara DEAŞ'lı iftirası atıyor..
Ama böyle olmaz..
Bu halde Canan Kaftancıoğlu'nun legal siyasi macerası devam edemez..
Yarın bu sabıkayla bakan, milletvekili olduğunu düşünsenize..
'Seri katil' dediği devleti temsil makamında oturduğunu.. Soykırımcı' ilan ettiği ülkenin bir bakanı olduğunu.. Bu hanım tam anlamıyla bir ulusal güvenlik sorunudur..
Ya CHP, (Rahmetli Ecevit'in tabiriyle) bu hanıma haddini bildirir ya da Canan Hanım gereğini yapar.. Ama bu şekilde devam edemeyeceği ortada…