Televizyonların kadınların ağırlıkla izlediği saat diliminde yeni bir dönem başladı farkettiyseniz.. Özellikle aile yapımıza ters bir takım yapımlar kaldırıldı, yerlerine 'suç' dosyaları içeren programlar konuldu.. Zaman zaman televizyon yöneticileri bunu yaparlar.. Evvela tam kapasite suç dosyalarıyla başlar, zamanla kategorilere ayrılır.. Kimi cinayetleri çözer, kimi evinden kaçan çocukları bulur kimi uyuşturucunun tutsağı olmuş çocukları kurtarır.. Bu sınıflamayı bir iki ay sonra görürüz.. Dakikalık ölçümler geldiğinde bakılır, hangi konuya izleyici daha fazla ilgi göstermiş görülür ona göre o konuya odaklanılır..
Reyting denilen bela böyle bir şey.
Bu programlar zamanla arz-talep dengesi içinde yerine oturacaktır elbet..
Fakat bazı yapımcıları daha yolun başında endişe sarmış gibi görünüyor..
Ve bu endişe de ister istemez insanı hırçınlaştırıyor ve saldırganlaştırıyor..
Son örneğini Seda Sayan'da gördük..
Bir televizyon programına telefonla bağlanıp, kendince Müge Anlı'ya laf çarpıştırmış.. ".. O magazin sunarken ben kayıp buluyordum…" demiş.. Bu sözün doğuracağı bir kaç probleme dikkat çekmek istiyorum.. Birincisi şu.. Birisi de kalkar ve Seda Sayan'ın geçmişini kastederek, ".. o şöyle yaparken ben de böyle yapıyordum.." falan der, içinden çıkılmaz bir arkeolojik kazıya döner medya.. Kimin ne kadar evvelden ne yaptığı bahsini açmanın, aralarında Seda Sayan'ın da olduğu hiç kimseye yaramayacağını düşünüyorum.. İkinci ve asıl önemli problem ise şu. Magazin muhabirliği utanılacak bir özgeçmiş midir?.. Bu vakte kadar tanıdığım ve dostum diyebileceğim pek çok magazin muhabiri var ve çok kıymetli insanlar.. Yaptıkları işin de, küçümsenecek bir tarafı yok.. Nitekim hayatını 'magazin'e borçlu olan Seda Sayan da kendi haberini yapsınlar diye, polis adliyecilerin değil magazincilerin etrafında kırk takla atıyordu.. Hatta polis adliye muhabirlerinden köşe bucak kaçarken, magazinci dostlarından destek istiyordu.. Anlaşılan maçın galibi başından belli..
Müge Anlı yine bu kategoride ipi daha en baştan göğüslemiş gibi görünüyor..
Diğer tüm yapımlar, Müge Anlı'dan geriye kalanları paylaşacak sanırım..
Bir iki aya kadar dökülenleri de görürüz..