Zerre kadar pilotluk tecrübem olmamasına rağmen... Dün kocaman bir Boeing 777-300'ü Atatürk Havalimanı'na indirdim.
"Nasıl oldu" diyeceksiniz. Oluyor işte... Eğer bir uçuş simülatöründeyseniz, bunu siz de yapabilirsiniz. Hatta sadece İstanbul'a değil, New York'a, Londra'ya veya mesela Hong Kong'a indirebilirsiniz uçağı.
Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu'dan geçenlerde bir mesaj geldi. Yeni alınan uçuş simülatörlerini denemeye davet ediyordu. Merakla gittim.
Kanadalı bir firmadan 15 milyon dolara alınıyormuş, oda büyüklüğündeki bu 'oyuncaklar'... Hani alışveriş merkezlerindeki, faraza denizaltı hissi veren simülatörlere benziyor. Tabii onların kat ve kat gelişmişi...
İçine girdiğinizde bir uçağın yönetim bölümü, olduğu gibi karşınızda duruyor: Pilot ve yardımcı pilot koltukları, panel üstündeki göstergeler, ışıklar, düğmeler ve diğer her şey...
Yukarıda "bir uçak" demem sizi aldatmasın. Aslında her uçağın kendi simülatörü var. Boeing'ler için ayrı, Airbus'lar için ayrı...
Bir pilotun başına gelebilecek her şey ama gerçekten her şey bu odada taklit ediliyor:
Camdan dışarıya baktığınızda pisti, bulutları ve üstünde uçtuğunuz kenti görüyorsunuz... Derken gündüz geceye dönüşüyor, fırtına çıkıyor, şimşekler çakıyor, uçak fena halde sarsılmaya başlıyor... Derken uçağın bir motoru alev alıyor ve devre dışı kalıyor...
Veya uçak yolunda giderken, aniden yukarıdan gelen çok güçlü bir rüzgâr, uçağı aşağıya doğru sürüklüyor (hani "uçak hava boşluğuna düştü" denilen olay.)
Pilotlar, uçmaya başladıklarında nelerle karşılaşacaklarını bu simülatörler sayesinde öğreniyor. Simülatördeki 48 saatlik derste başarılı olamayan, uçağa geçemiyor.
Hosteslerin öteki yüzü
Bitti mi? Hayır. Florya'daki Uçuş Eğitim Başkanlığı'nda sadece pilotlar değil, kabin görevlileri de eğitiliyor.
Diyeceksiniz ki, "Yolculara yemek servisini nasıl yapacaklarını öğreniyorlar; değil mi?" Hayır, bilemediniz. (O eğitimi tedarikçi firma veriyor.)
Mesela binanın içinde kocaman bir havuz var... Havuzun yanı başında da bir uçak duruyor... Diyelim ki uçak denize inmek zorunda kaldı... Yolcular nasıl boşaltılacak? İşte bu havuzda onun eğitimi veriliyor.
Eğitim uçağının içinde ise başka sürprizlerle karşılaşıyorsunuz: Örneğin bir anda küçük çaplı bir yangın başlıyor... Panikatak geçiren bir yolcu olay çıkarıyor... Uçak havadayken 10D'deki yolcu kalp krizi geçiriyor...
Hostesler bütün bu olaylar karşısında icabında itfaiyeci, icabında polis (büyük olay çıkarana kelepçe takma yetkileri var), icabında ilkyardım görevlisi oluveriyor.
Mesela suni teneffüs ve kalp masajı yetersiz kaldığında, uçaktaki şok cihazını kullanarak kalbi tekrar çalıştırabiliyorlar.
Yoksa, Avrupa'nın bir numaralı havayolu seçilmenin; sadece güler yüz ve lezzetli yemek sayesinde mi olduğunu sanıyorsunuz?
Yukarıda anlattıklarım hazırlıktı. Yarın küresel rekabetten söz edeceğiz: Herkesin diğerini ham yapmak istediği bu âlemde THY'nin yerini konuşacağız. Çok acayip çok!