Yıllar önce, iş için Paris'e gitmiştim. Fırsatını bulur bulmaz soluğu Beaubourg'ta (Georges Pompidou Kültür Merkezi) aldım. O da ne? "İçi dışına çevrilmiş" binanın önündeki ziyaretçi kuyruğu yüzlerce metreyi buluyordu...
Ne yapmalı? Çevredeki kitapçılara ve galerilere girip çıkmaya başladım. Derken o güne kadar gördüğüm en ilginç posterlerden birine rastladım.
1950'lilerde Fransa'da yayımlanmış Mike Hammer taklidi ucuz romanların 36 tanesinin kapaklarını bir araya getirip poster yapmışlar: Her kapakta eli silahlı sert bir adam ve fıstık gibi bir kadın...
Posteri aldım ama boru tipi muhafazalardan yoktu. Çıktığımda akşam olmuştu, diğer dükkanlar kapanıyordu. Ertesi sabah da uçacaktım.
Çaresiz sadece naylona konmuş, rulo halindeki posteri... Her an kırılacak, buruşacak korkusuyla İstanbul'a kadar elde taşıdım. Çerçeveletip duvara astığımızda dünyalar benim olmuştu.
Bitmeyen bir ilgi
Delisi değilim ama çizgiyi çok severim: Karikatür, illüstrasyon, desen, çizgi roman, vs... Apayrı bir lezzeti vardır.
Kan kaybeden gazeteler, neden çizgiye daha fazla yer vermezler? Çizgi ve boyanın kağıt üstünde yarattığı efekti, dijital ortam veremiyor ki...
Hem zaten, çizgiye olan ilgi kaybolmuyor da.
Bir süre önce Kadıköy'de Büyülü Rüzgar adlı bir çizgi roman dükkanı açıldı. (Batı'da sadece çizgi roman satan kocaman kitapçılar var.) Bir başka örnek, 16 Haziran Cumartesi günü Beşiktaş Barbaros'taki Point Otel'de yapılacak olan Büyük Pazar Mezatı'nda yer alan Firuz Aşkın eserleri...
İdris' in gazozu varmış
Geçen yıl kaybettiğimiz Firuz Aşkın müthiş bir illüstratör. 1924'te doğuyor. 1960'ta ailesiyle Almanya'ya göç ediyor.
Eserleri ABD'de de beğeniliyor. Film afişleri, kitap kapakları yapıyor, dergilere illüstrasyonlar çiziyor. Nü (çıplak) çalışmaları harika!
Büyük Pazar Mezatı'nda, sadece Firuz Aşkın'ın değil, başka sanatçıların orijinal (ıslak) çizgileri de artırmaya çıkacak: Abdullah Feres, Ramiz, Aslan Şükür, Yücel Köksal, Naci Caba, Yalçın Dağlı...
Aslında sürüyle ilginç nesne artırmada yer alacak: Siyahbeyaz kartpostallar, fotoğraflar; Osmanlıca kitaplar, haritalar; gemilerden çıkmış fenerler, plaketler, projektörler; teneke oyuncaklar, kılıçlar, piyango biletleri... Ama bence çizgi eserler bu mezata damgasını vuruyor.
Not: Duydukları "kanına dokunan" şakacı bir arkadaşımız... 150 liradan mezata çıkacak olan İdris gazozunun şişesini satın alıp... "Piyer Loti " diyen AK Parti milletvekili Vahit Kiler'e hediye edebilir. Levent'teki 261 metrelik Sapphire binasının sahibi olan Kiler'e, 18.5 cm'lik gazoz şişesi bir anlam ifade etmeyebilir ama işte çam sakızı çoban armağanı...tepesinin adı İdris-i Bitlisi olsun