Diyorum ki: Başbakan Erdoğan'ın "3 çocuk yapın" tavsiyesi doğrudur ama kürtajı yasaklamak istemesi yanlıştır... İlk bakışta bu iki önerme çelişiyor... Niye olmadığını anlatayım...
Kürtajı yasaklamanın yanlışlığını son iki yazıda net biçimde ortaya koydum sanırım:
Eğer istemediği halde hamile kalmış bazı genç kadınların ölmesini (töre cinayeti ve intihar), sakatlanmasını, yaralanmasını istemiyorsanız; mevcut yasaya dokunmayın.
Gelelim 3 çocuk meselesine...

'Nüfusumuz çok' palavrası
Nüfus söz konusu olduğunda, en çok kızdığım kişi, eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'dir. Çünkü her 11 Temmuz Dünya Nüfus Günü'nde yalan yanlış açıklamalar yapardı: Nüfusumuz çokmuş da... Kontrol altına alınmalıymış da...
Hayır! Ülkenin büyüklüğüne ve kaynaklarımıza kıyasla nüfusumuz fazla değil.
Daha önemlisi: Ben 1980'lerden beri, Türkiye nüfusunun 100 milyonu aşmayacağını biliyorum. (Nereden mi? Elbette üniversitedeki derslerden, bilimsel kitap ve makalelerden...)
2050 yılı civarında nüfusumuz yaklaşık 95 milyona çıkacak... Bir süre o seviyede kalacak... Sonda da düşmeye başlayacak.
Bugün ortalama yaş 30... Hâlâ "genç bir nüfusa sahibiz" diyebiliyoruz. Ancak 2050'ye yaklaştıkça yaşlılık önemli bir sorun olacak.

Çocuğun maliyeti zıpladı
Peki, bu durumu (nüfusun yaşlanmasını ve azalmasını) kabullenecek miyiz? Yoksa bazı tedbirler alacak mıyız?
Eğer Türkiye'nin geleceği sizi ilgilendiriyorsa... O zaman aile olarak 3 çocuk yapmanız gerekiyor.
Çünkü ancak bu şekilde, nüfusun 2050 civarında bir sorun olarak karşımıza dikilmesini engelleyebiliriz.
Peki, aileler niye giderek daha az çocuk yapıyor? Bunun kürtajla filan alakası yok. (Zaten nüfusun çoğunluğunu muhafazakâr kitleler oluşturduğu için böyle bir şey mümkün değil.)
Asıl neden, ekonomik gelişme ve kentleşmeyle ortaya çıkan maliyet artışı.
Evet, olay bu: Çocuk yetiştirmenin maliyeti, eskiye kıyasla çok artmış durumda... Özel okullar, servisler... Her yıl yenilenen kılık kıyafetler... Cepteller, bilgisayarlar... Spor, sanat kursları...
Dikkat ederseniz, Başbakan'ın sezaryene karşı çıkmasını eleştirmedim. Çünkü sezaryenle doğum, kadının 2 çocuktan fazlasını yapmasına izin vermiyor.
Öte yandan, bilhassa özel hastaneler daha çok kazansın diye, doğum sancısıyla korkutulan kadınlar sezaryene yönlendiriliyor.

'3 çocuk' için ne yaptınız?
Asıl eleştiri şimdi geliyor: Başbakan Erdoğan, her fırsatta "3 çocuk" istemekten başka bu konuda ne yaptı? Hiç!
Aslında kürtaj tartışmasını bile nüfus kaygısıyla açmadı. O noktada asıl derdi, gündem değiştirerek Uludere meselesini savuştururken, Köşk 2014 için safları sıklaştırmak...
Halbuki nüfus konusu çok acil. 2012'deyiz. 38 yıl biz faniler için uzun süre. Toplumlar içinse göz açıp kapayıncaya kadar geçer.
Lafla peynir gemisi yürümez... Hemen 3 çocuğu teşvik eden tedbirler almak gerek: Vergi indirimleri, hediye kampanyaları, çocuğun eğitimini garanti altına alan sigorta uygulamaları gibi... Hatta icabında üçüncü için nakit ödeme yapılabilir!
Başbakan Erdoğan kürtajla uğraşacağına, asıl bu konuda kafa yormalı.