İnsanları, özellikle de ekip olmuş insanları uyarmak hiçbir işe yaramıyor. "Bilgi dağarcıkları" ve "karakterlerinin" de ötesinde, "grup normu" neyi emrederse onu yapıyorlar.
Şike-teşvik soruşturması patlar patlamaz, "Fenerbahçe hemen kendisine yeni bir başkan seçmeli" demiştim. (5 Temmuz)
Çünkü bugünlerin geleceği, daha o zaman belliydi:
1) Ortada 14 Nisan 2011'de yürürlüğe girmiş 6222 sayılı "Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun" vardı.
2) Burnundan kıl aldırmayan generalleri dahi soruşturan yeni nesil Savcılar ve Emniyet söz konusuydu.
3) Hepsinden önemlisi, dünya futbolunu düzenleyen UEFA ve FIFA gibi küresel kuruluşlar, şike konusunda fevkalade hassastı.
Bu şartlar altında yapılacak tek şey, yeni bir yönetimle yola devam etmekti. Yapılmadı.
Başkan Aziz Yıldırım tutuklu ve hastayken, Nihat Özdemir ile durum idare edildi. O istifa edince, Ali Koç öne çıktı.
Böyle olmaz! Vakit kaybediliyor. Kulüp kafası kesik tavuk gibi...
Bu büyük kriz karşısında, stratejisini belirlemiş, ne yapacağını bilen, tam yetkili bir ekiple Fenerbahçe yoluna devam etmeli. En kötü plan, plansızlıktan iyidir.