CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu acayip bir siyasetçi.
Tam bir karikatürcü dostu. Çizerlere her gün malzeme taşıyor. Kemal Bey olduğu sürece bir karikatürcü asla konu sıkıntısı çekmez.
Ama bir sorun var: Karikatürcü CHP'li olmayacak. Eğer 6 Ok'a gönül vermiş bir çizerse yandı: Hayat bir anda azap olur. Liderinin her gün rakiplerin değirmenine su taşıması ne fena, değil mi?
"Yine ne laflar etti de bunları yazıyorsun" diyeceksiniz... Lütfen biraz sabredin, az sonra sözü oraya bağlayacağım...
***
Bildiğiniz gibi
Somali halkı açlıktan kırılıyor.
Birleşmiş Milletler'in çağrısına en hızlı ve en kararlı cevap veren ülke
Türkiye oldu.
Adeta seferberlik ilan edildi. Milyonlarca insan bir şeyler yapmaya çalışıyor.
Uçak ve gemilerle yardım malzemesi taşınıyor. TV programlarında paralar toplanıyor. Hiçbir şey yapamayan, cep telefonuyla mesaj atarak katkıda bulunuyor.
Hükümet,
Kızılay ve
TİKA (Türk İşbirliği ve Kalkınma Ajansı) teyakkuzda...
Başbakan
18 Ağustos'ta Somali'ye gidiyor. Hem de ailesiyle birlikte...
Geçen gün okumuşsunuzdur:
SABAH'ın öncülüğünde başlatılan yardım kampanyasında toplanan bağışlar Somali'nin başkenti
Mogadişu'ya ulaştı bile... Bugün de
Ambarlı Limanı'ndaki yardım gemisine yükleme başlıyor.
Toplumun kılcal damarlarına kadar işlemiş bir vicdan seferberliğiyle karşı karşıyayız... Nasıl mı? Hemen basit bir örnek vereyim...
***
Perşembe akşamı, 10 sivil toplum kuruluşunun bir araya gelmesiyle oluşan
Marmara Sivil Toplum Geliştirme Platformu'nun Florya'daki iftar yemeğindeki heyecana şahit olmanızı çok isterdim: Yüzlerce insanın tek konusu Somali'ye yardımdı...
Gecede çeşitli alanlarda başarılı faaliyetler yürüten kişilere ödüller verildi.
Ben sadece ikisinden söz edeceğim: "Yılın Yöneticisi" ödülünü THY Genel Müdürü
Temel Kotil... "Yılın Doktoru" ödülünü ise Ümit Hekimler Derneği'nden
Ahmet Utku Ozan, Bahçelievler Kaymakamı
Şevket Cinbir'in elinden aldı.
Temel ve Ahmet Bey'le aynı masada oturuyorduk. Dr. Ozan, Somali'ye ilk giden uzmanlardandı. Orada nasıl geçen yıl Türk bayrakları ve sevinç gözyaşlarıyla karşılandıklarını anlattı.
Yeni bir sefer daha yapacaklardı ve ellerindeki tıbbi malzemeyi, araç-gereci Somali'ye nakletmeleri gerekiyordu.
Bu amaçla... O anlamlı gecede, tepemizden geçen
THY uçaklarının
şarkılaşan gürültüsü altında Kotil ile transferin nasıl yapılabileceğini konuştular.
O sohbetteki samimiyeti, azmi, bir an evvel yardımı yetiştirme telaşını gözlerinizle gördüğünüzde, olumsuz olayları unutuyor ve "Türkiye aynı zamanda bir
vicdan toplumu imiş" diyorsunuz.
***
İşte şimdi tekrar
Kılıçdaroğlu'na dönebiliriz.
Hazret, "
Somali için ilk ben davrandım" demiş.
Bu laf bana
'Vahşi Batı'da geçen ünlü çizgi roman
Red Kit'teki düello sahnelerini çağrıştırdı. Birbirine diş bileyen iki kovboy, kasabanın ortasında karşılıklı durmaktadır.
Kovboy Kemal tam silahına davranırken...
Kovboy Tayyip kaş göz arasında silahını çeker, nişan alır ve hedefi
12'den vurur.
Bunun üzerine Kovboy Kemal o meşhur repliğini mırıldanır: "
Ama Somali için ilk ben davrandım." (The End)
Bu Soru Tartışılmalı: "Türkiye'de Öteki Olmak" adlı kitabıyla önemli bir boşluğu dolduran
Erkam Tufan Aytav, geçen günkü yazısında soruyordu: "Neden ülkemizde
sol tandanslı bir sivil toplum kuruluşu fakir fukaraya, afetzedelere, açlıktan ölmekte olan insanlara yardım etmek için girişimde bulunmaz?
Neden sol bir sivil toplum kuruluşunu ön sıralarda yardım için koştururken görmeyiz?"
Sahi, neden?