Frenklerin "poker face" diye bir deyimi var. Poker oyuncusunun takındığı duygulardan arınmış yüz ifadesine gönderme yapar.
Pokerci elini gizleyerek rakibini alt etmeye çalışır. Bunun için yüz ifadesinin donuk olması gerekir.
Çünkü elindeki kâğıda uygun olarak suratı "endişeli" olursa, diğerleri durumu anlayıp üstüne gelebilir. Tersine, "sevincini" yansıtırsa, bu kez de rakibi az bir kayıpla kaçar.
Bu sebeple, blöf yaparken sakin, rahat, donuk, duygusuz bir ifade gerekir pokerciye...
***
Bugün
"en poker suratlı" siyasetçi kuşkusuz
Kemal Kılıçdaroğlu...
Gayet ağır suçlamaları, kuyruklu-kuyruksuz uydurmaları,
"Bakkala gidiyorum" dercesine, son derece doğal ve donuk bir yüz ifadesiyle söylüyor.
"Yüz ifadesi" açısından Kılıçdaroğlu'nu, eski başbakan, gerçek pokerci
Mesut Yılmaz'dan çok daha yetenekli buluyorum.
Peki, Kemal Beye poker oynatsak başarılı olur mu? Hayır, mümkün değil.
Çünkü eline ne tür kâğıt gelirse gelsin,
"rest" çektiği biliniyor artık. Davranışları ultra standart: Mütemadiyen
"blöf" yapıyor.
Bu da Kemal Beyi kolayca
"ütülecek" bir oyuncu haline getiriyor. En dandik kâğıtla bile rest çektiği için, blöfünü görmek çok kolay. "Poker suratı" takınmayı biliyor ama oynamayı bilmiyor.