Arada sırada gittiğimiz lokantanın başgarsonuna, "Son zamanlarda şaraplar da pek güzelleşti" dedim.
Bir an boş bulunup, "Yaa, evet, gerçekten" dedi. Der demez de onu sobelediğimi anladı.
"Üzümlerin kaliteli olması için duacıyız" dedim. Birlikte gülmeye başladık.
Sözünü ettiğim garson, AKP'nin şeriatçı olduğuna, bir süre sonra içkiyi yasaklayacağına inanıyor.
Ben de ona, böyle bir şeyin imkansızlığını anlatmaya uğraşıyorum her seferinde:
Mesela şarabı ele alalım: Üzümü yetiştirenler... Şarabı üretenler... Şişeleyenler... Nakliyeciler... Market, büfe, lokanta çalışanları...
Buna birayı, rakıyı filan da kattınız mı, aileleriyle birlikte milyonlarca insanın alkollü içki sektörü sayesinde ekmek yediği ortaya çıkar.
Başbakan Erdoğan'ın içkiyi yasaklayabilmesi için önce bu insanlara iş bulması gerekir.
Ama bizim sevgili garsonumuzda Kemalist inadı var. Nuh diyor, peygamber demiyor; yasak ne kelime, içkilerin AKP döneminde daha da iyileştiğini itiraf edemiyor.
Onu ikna etmek için söylediğim her şeye, "Evet, ama..." şeklinde kulplar takan garsonumuz... AKP iktidarı döneminde şarapların daha da güzelleştiğini kendi ağzıyla itiraf etmiş oldu.
***
Peki, olay bundan mı ibaret?
Yani hayatını içki sektöründen kazananlara iş bulabilse... Hükümet içkiyi yasaklayabilir mi?
Hayır, yine de yapamaz!
Çünkü işin içine
yabancı sermaye girdi bir kere. Başbakan
Erdoğan'ın içkiyi yasaklamak gibi bir niyeti varsa (ki yok)
küresel sermayeyle papaz olmayı göze alması gerekir! Bilhassa
Batı kökenli yabancı sermayenin, çıkarları konusunda ne kadar titiz olduğu herkesin malumu:
Örneğin petrolcülerin, bankacıların, madencilerin çıkarlarını korumak için hükümet devirdiğini biliyoruz. (İçki firmaları ne yapar; onu ben bilemem.)
Neyse, biz lezzetli şeylerden bahsedelim.
Efendim, diyelim ki biz tehlikeyi görmüyoruz... O zaman bugün bizim gazetenin birinci sayfasında yer alan ekonomi haberine ne buyrulur?
Baksanıza... İngiltere kökenli dev içki firması
Diageo, rakılarıyla ünlü "bizim"
Mey İçki'yi,
Texas Pacific'ten satın aldı.
***
Bu adamlar
ahmak mı?
Bırakın
Türkiye'de içkinin yasaklanmasını... Kârlarının azalacağına dair en küçük bir işaret olsa, kalkıp da
milyarlarca doları Mey'e gömerler mi?
Not: Geçen gün
Ergenekon dostu medyacıların zeki olduğunu yazmıştım. Bunca puştluk başka türlü yapılamaz çünkü...
Onlar zeki ama "içkimiz yasaklanacak" diye diye Ergenekon'un değirmenine su taşıyan
endişeli modernler için aynı şeyi söyleyemem!