Erzurum'da bir kripto para birimi üzerinden kazanç vaadiyle 16 kişiyi kurdukları "saadet zinciri" sistemiyle 1 milyon 349 bin lira dolandırdıkları öne sürülen 3 sanık hakkında 19,5 yıldan 105 yıla kadar hapis ve 105 bin güne kadar adli para cezası istemiyle dava açıldı.
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca kentteki dolandırıcılık iddialarına ilişkin başlatılan soruşturma tamamlandı. Aralarında amca ve kardeşlerinin de bulunduğu 16 kişiyi dolandırdıkları öne sürülen tutuksuz sanıklar B.D, S.K. ve T.P. hakkında hazırlanan iddianame, Erzurum 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
İddianamede, sanıkların, mağdurlara yasal olarak tanıttıkları bir kripto para birimi uygulamasına ödeme yapmaları halinde yatırılan miktarın 2 katının kazanılacağını anlattığı, paraların geri ödenmemesi üzerine müştekilerce suç duyurusunda bulunulduğu belirtildi.
"Ponzi Sistemi" adı verilen uygulamanın hukukta yer alan "saadet zinciri" sisteminin ilk hali ve uygulamadaki en temel biçimi olduğuna işaret edilen iddianamede, sistemin, yatırımcılarına vadedilen kazancın, diğer yatırımcılarından elde edilenlerle sağlama yöntemi olduğu aktarıldı.
Piramidin üst bölümündeki kişilerin para kazanmasının, sistemin dolandırıcılık yöntemi olduğu gerçeğini değiştirmeyeceği vurgulanan iddianamede, "Aslında bu kişilerin edindikleri karlı paralar, sistemdeki diğer insanların dolandırılması sonucunda elde edilen paralardır. Açıklanan şekilde dosya kapsamında alınan ifadelerden anlaşılacağı üzere sanıkların benzer şekilde bir sistem kurdukları, sisteme katılanlara değişik oranlarda ve değişik miktarlarda kar vaadinde bulundukları, sistemin ilk etapta katılanlar ve para alanlar sayesinde Erzurum'da tanındığı anlaşılmıştır." ifadeleri kullanıldı.
Deliller doğrultusunda 3 sanığın da birlikte hareket ettiğinin anlaşıldığı anlatılan iddianamede, sanıkların aralarında akrabalarının da bulunduğu müştekilerden toplamda 1 milyon 349 bin lira aldığı kaydedildi.
İddianamede, T.P'nin hakkındaki şikayetler sonucu savcılığa başvurarak sistemi ve bilgisayarının çökertildiği ve mağdur olduğunu bildirmesi üzerine yapılan incelemelerde bilgisayara herhangi bir uzaktan erişim olmadığı ve çökertilme saptanmadığı, bu durumun suçtan kurtulmaya yönelik nitelendirilebileceği belirtildi.
İddianamede, S.K'nin T.P'nin hesabının hacklendiği beyanına karşın, iş ve işlemlere devam edildiği ve taşınabilir bellek incelenmesinde kripto para alım satımlarının sürdürüldüğünün belirlendiği bildirildi.
Sanıkların suçlamaları kabul etmediği aktarılan iddianamede, B.D. ve S.K. ve T.P'nin "3 ve daha fazla kişiyle dolandırıcılık" suçundan 19,5 yıldan 97,5 yıla kadar hapis ve 7 bin 500 güne kadar adli para, T.P'nin ise aynı suçtan 21 yıldan 105 yıla kadar hapis ve 105 bin güne kadar adli parayla cezalandırılması talep ediliyor.