Türkiye'de parlamenter sistemin yürürlükte olduğu zamanlar yaşanan krizlerinin başında koalisyon anlaşmazlıkları geliyordu. Türkiye'deki koalisyon dönemlerinin çıkmaz sokaklarının başında ise kurulamayan, kurulsa bile pamuk ipliğine bağlı duruşuyla kolayca yıkılabilen hükümetler geldi. Kurulabilen hükümetler ise zaman zaman lider krizleri yaşadı. Koalisyon ortağı partilerin kısa aralıklarla değişen liderleri de iktidarın istikrarlı bir şekilde kurulmasının önündeki engel oldu. Türkiye, bir dönem başbakan Tansu Çiller'in koalisyon ortağı partinin liderlerinin değişmesi sonucu kısa zamanda 3 ayrı isimle çalışmasına şahittik etti. Sonuçta bu durum, koalisyonun dağılmasıyla sonuçlandı.
AYNI KOALİSYONDA FARKLI LİDERLERLE İSTİKRARSIZ YÖNETİM
1991 seçimleri sonrasında Doğru Yol Partisi lideri Süleyman Demirel başkanlığında kurulan koalisyon hükümetinde, sosyal demokrat Halkçı Parti lideri Erdal İnönü Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı. Ancak ilerleyen süreçte Demirel'in köşke çıkmasıyla yerine Tansu Çiller başbakan oldu, yeni bir hükümet kurdu. Dönemin gazetelerine yansıyan haberlere göre bu süreçte Çiller, Demirel'in ekibini tasfiye etmeye başlamıştı. Çiller de yeni hükümeti selefi Demirel gibi SHP'li İnönü ile hükümet kurdu. Ancak Çiller'in başbakanlığı döneminde SHP liderleri sürekli değişti ve Çiller, İnönü'ün ardından önce Murat Karayalçın, ardından ise SHP'nin CHP ile birleşmesi sonucu Hikmet Çetin ile aynı koalisyonu devam ettirdi.
DEĞİŞEN LİDERLER KOALİSYONUN SONUNU GETİRDİ
DYP-SHP koalisyonu Deniz Baykal'ın CHP Genel Başkanı olmasıyla devam edemedi. Çiller bu dönemde, kâğıt üstünde birbirinin devamı 2 parti ve 3 ayrı liderle koalisyon ortaklığı yaptı. CHP'nin lider koltuğuna oturan Baykal'ın ortaklığı kabul etmemesi üzerine Çiller, cumhurbaşkanına istifasını sundu.
DYP FİRE VERDİ HÜKÜMET 25 GÜN SÜRDÜ
Çiller, Cumhurbaşkanı Demirel tarafından yeniden hükümet kurmakla görevlendirilince yeniden koalisyon görüşmelerine girişti ancak hiçbir parti ile anlaşma sağlayamadı ve bunun üzerine bir azınlık hükümeti kurdu. Çiller başbakan olduktan sonra dönemin gazetelerine yansıyan bilgilere göre, Demirel'e yakın isimlere karşı bir tasfiye başlatması DYP içinde bir çözülmeye neden oldu.
Hüsamettin Cindoruk'un Çiller'le anlaşmazlığa düşerek, 1 Ekim'de TBMM başkanlığından istifa etmesinin ardından 12 Ekim'de 5 milletvekili Orhan Kilercioğlu, Şerif Ercan, İbrahim Arısoy, Akın Gönen ve Ersin Faralyalı DYP'den istifa etti. DYP'nin büyük fire verdiği 15 Ekim'de yapılan güven oylamasında Çiller'in azınlık hükûmeti güvenoyu alamadı. Böylece 5 Ekim'de kurulan Çiller hükümeti, 30 Ekim'de düştü. 51. Hükümet, Türkiye siyasi tarihine 25 günlük hükümet olarak geçti.
Ekonominin düşmanı 'Koalisyon': Bu rakamlar her şeyi anlatıyor 10 yılda 10 koalisyon ve yıkım; İşte Kılıçdaroğlu ve zoraki ortaklarının Türkiye'ye vaadi Türkiye'nin kabusu: Koalisyon! Millet istikrarsızlığın bedelini canıyla ve malıyla ödedi Son koalisyonu ‘Kara Çarşamba’ yıktı! Devletin zirvesinde anayasa kitapçığı kavgası