OKUDUĞUMU GÖRSE MUTLU OLURDU
20 yaşındaki Daniye, geçen yıl girdiği Yabancı Öğrenci Sınavı'nda Gaziantep Üniversitesi matematik bölümünü kazandı. 1 yıldır Türkçe hazırlık okuyan Daniye, sonbaharda bölümüne başlamayı sabırsızlıkla bekliyor. Babalar Günü'nü olduğunu hatırlattığımız Daniye, "Babam yaklaşık 5 yıl önce vefat etmiş. Babam için çok değerliydim, beni çok severdi. Üniversitede okuduğumu görseydi çok mutlu olurdu" diye anlattı duygularını. Babasının 7 çocuğuyla da arkadaş gibi olduğunu belirten Daniye, "Babamın yokluğunu çok çektik" dedi.
TÜRKİYE İKİNCİ ÜLKEM OLDU
Halep'te çok mutlu yaşarken savaş nedeniyle Cerablus'a, oradan da Türkiye'ye geldiklerini kaydeden Daniye, savaşın çocukların erken büyümesine yol açtığını söyledi. Daniye'ye göre Suriyeli çocuklar ne hayat ne de çocukluk yaşadı. Türkiye'ye 17 yaşında gelen ve "Türkiye ikinci ülkem" diyen Daniye, "Sığınmacı çocuk ve gençler mutlaka eğitimlerine devam etmeli. Özellikle kız çocukları ve kadınlar. İnşallah bir gün güvenli bir şekilde ülkemize döneriz" diye konuştu.
ÜLKEM DE TÜRKİYE GİBİ HUZURLU OLSUN
Hiç kimsenin ülkesini isteyerek bırakmayacağını söyleyen Afganlı Najibollah Hasankheil (23), Afganistan'ın aynı Türkiye gibi huzur içinde olmasını dilediğini belirterek, şunları söyledi:
"2016'da Afganistan'ın Nengrehar şehrinden Türkiye'ye tek başına geldim. Afganistan'dayken sadece babam çalışıyordu ve ben okuyordum. Türkiye'ye ilk geldiğimde fındık toplamaktan tutun fabrikada çalışmaya kadar farklı alanlarda çalıştım. Zorlukları vardı ama o zorluklardan sonra daha iyi günler göreceğime inandım. İyi bir gelecek umuduyla çalıştım. Türkçe, diksiyon ve robotik kurslarına devam ettim. Sakarya Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde 2. sınıfta okuyorum. Bugün Dünya Mülteciler Günü. Bence hiç kimse ülkesini isteyerek bırakmaz. Çok zor şartlar olunca, hayat buna mecbur edince sığınmacı oluyorsunuz. Afganistan'ın aynı Türkiye gibi huzur içinde olmasını diliyorum."
ÇALIŞARAK TEŞEKKÜR EDECEĞİM
7 yıl önce iç savaştan kaçarak Türkiye'ye gelen Mustafa Dikan (23), çalışarak Türkiye'ye teşekkür etmek istediğini vurguladı. Dikan, şöyle konuşütu:
"Suriye'den 2014'te ailemle geldim. Savaştan önce hayatımız çok güzeldi. Savaş hayatımızı alt üst etti. Yurdumuzdan olduk mecburen buraya geldik. SGDD-ASAM'ın açtığı Yabancı Öğrenci Sınavı'na hazırlık kurslarına katıldım. Bu kursların desteğiyle Sakarya Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği bölümünü kazandım. 1 yıl Türkçe hazırlık okudum, Eylül'de bilgisayar mühendisliği bölümünü okumaya başlayacağım. Sığınmacı gençler kesinlikle eğitimlerine devam etsin. Olumsuzluklara teslim olmasın ve hayallerini gerçekleştirmek için ellerinden geleni yapsın. Burada çalışmak, işimi yapmak ve böylece bu ülkeye teşekkürlerimi sunmak istiyorum."
TÜRK HALKI ÇOK YARDIMSEVER
5 yıl önce Halep'ten gelerek Türkiye'ye sığınan Yasser Nabhan Nahhas (20), öyküsünü ve ideallerini şöyle dile getirdi:
"2016'da ailemle birlikte Halep'ten Türkiye'ye geldik. 10. sınıftan itibaren Türk okulunda okudum, Türkçe bilmediğim için başta çok zorlandım. Öğretmenlerimin ve arkadaşlarımın desteğiyle kimi zaman işaret dili, kimi zaman da fotoğraf göstererek Türkçe öğrendim. Sonra SGDD-ASAM'ın açtığı YÖS kurslarına katıldım. Yıldız Teknik Üniversitesi İngilizce Kontrol ve Otomasyon Mühendisliği bölümünü kazandım. İstediğim üniversiteye girdim ve çok mutluyum. Kendimi yazılım alanında geliştiriyorum. Suriye'deki savaşta doktor olan abimi kaybettik. Tüm aile bu kayba çok üzüldük, annem çok ağladığı için hastalandı. Diğer abim hukuk mezunu ve burada geçici, günlük işlerde çalışıyor. Biz daha iyi bir gelecek umudu ve yaşadığımız topluma faydalı ve başarılı olmak için Türkiye'ye geldik. Türk halkı çok yardımsever. Okuldaki arkadaşlarım derslerime, komşularımız ev eşyası, giysi gibi yardımlarda bulundu."
Sığınmacılar ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği (SGDD-ASAM) Marmara Bölge Koordinatörü Gizem Demirci Al Kadah, Türkiye'nin yaklaşık 4 milyon sığınmacıyla en yüksek sığınmacı nüfusunu bulunduğu ülke olduğunu anımsatarak, "Biz SGDD - ASAM olarak çocukların ve gençlerin kayıp nesil olmaması, özellikle eğitim hakkına kavuşmaları için destek veriyoruz. BM Mülteci Örgütü'nün (UNHCR) desteklediği ofislerde yararlanıcımız olan bu gençlerin hayalleri büyük. Onlar savaşından içinden ülkelerini geride bırakıp belki de çocuk yaşta buraya geldiler. Şimdi Türkiye'de güçlenip kendi başarı hikayelerini yazarken, biz de onların yanında olup rehberlik etmeye çalışıyoruz" dedi.
SGDD-ASAM Güneydoğu Anadolu Bölge Koordinatörü Hasan Can Pala, Güneydoğu Anadolu bölgesinde Birleşmiş Milletler örgütlerinin destekleriyle yürütülen projelerde yararlanıcı olan Daniye'nin birçok SGDD-ASAM ofislerinden faydalandığını belirtti. SGDD-ASAM ofislerinde kadın ve kız çocuklarının güçlendirilmesi için özverili çalışmalar yürütüldüğünü söyleyen Pala, "Biz merkezlerimizde yararlanıcılarımızın dayanıklılarının ve geçim kaynaklarına erişimlerinin artırılması, kadın ve kız çocukları için toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratılması için çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.