Yaklaşık 2 bin 700 yıl önceden bugüne ulaşan süslemeleri, kerpiç duvarları, taş işlemelerinin yanı sıra mabet bölümündeki süsleme ve surlardaki kabartmalarıyla Ayanis Kalesi dünyadaki en önemli Urartu mabedi olarak biliniyor. Kazı çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle Erzurum Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Işıklı başkanlığında yürütülüyor. Her yıl değişik eserlerin ortaya çıktığı kazılarda, bu yılki çalışmalarda önemli eserler gün yüzüne çıkarıldı.
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Hocası Profesör Doktor Mehmet Işıklı, sürpriz bulgular Ülke Arkeolojisini ve Urartu arkeolojisini oldukça zenginleştirip ve heyecanlandırdığını ifade etti.
36 YILDIR KAZI YAPILIYOR
Kazıların bu sene 36'ıncı yılını gerçekleştirdiklerini belirten Işıklı, "Her sene ayrı bir heyecanla başladığımız kazılar bu sene de çok olumlu verilerle bizi karşıladı. Öncelikle hem kale hakkında daha doğrusu artık biz Urartu arkeolojisiyle uğraşan kişiler bunları kent olarak tanımlamayı tercih ediyoruz. Ayanıs kenti biraz önce de bahsettiğim gibi Urartu'nun en önemli kentlerinden biri. Şöyle bir özelliği var. Başkente yakın bir lokasyonda olmakla beraber Urartu Krallığı'nın kurduğu büyük görkemli kentlerden biri olma özelliğine sahip. Süphan Dağı'na karşı özel bir lokasyonda bulunan çok özel bir kent. Kentin içerisinde bütün kral kentlerde olduğunu bildiğimiz büyük tapınak yapıları, kompleks yapılar, büyük depolar, kraliyete ait. Elitlerin oturma yerleri, yaşam alanları burada da bulundu. Anıtsal giriş kapısıyla beraber otuz altı yıldır çok önemli bir aşamaya geldiğimizi düşünüyoruz. Kazı süreçlerini daha geniş bir alana yaymak, daha geniş bir zaman dilimine yaymak, daha çeşitlendirmek ve daha güçlü bir hale getirmek için çaba sarf ediyorlar. Bu tapınak alanında Urartu inanç sistemini, ritüellerini, adak eşyalarını her türlü görsel malzemeyle zenginleştirerek turizme açmak hedefindeyiz" dedi.
"ÇARPICI BULGULARA RASTLADIK"
Prof. Dr. Mehmet Işıklı, kaçı çalışmalarında çok çarpıcı bulgulara rastladıklarını belirterek, "Daha önceki yıllarda küçük bir minyatür araba bulduk. Duvarları süsleyen bronz plakalar bulduk. Onun dışında bu seneki kazılarda kalkanları bulduk. Kalkanlar üzerinde Urartuca yazıtlar var. Onun dışında bir de miğferimiz var. Çok anıtsal bir özelliğe sahip" ifadelerini kullandı.