Gastranomi turumuzun bu haftaki durağı yeryüzü sofrasının kurulduğu Seferihisar Sığacık... Bu şirin köyde üreticilerin ürettiği ürünler ve el işleriyle her hafta pazar günleri kurulan pazar, Türkiye'nin en ilgi gören pazarları arasında.
Pazarda özellikle kale içinde yaşayan halk evinin kapısına tezgâhını atıyor. Tavuğunun yumurtasını, hazırladığı kışlık tarhanasını, odun ateşinde pişen ekmeklerini, el açması tepsi böreklerini ve doğadan topladığı otlarını bizlere sunuyor.
Kale avlusu çevresinde oluşturulan köy pazarında ise yalnızca Seferihisar'ın köylerinden gelen çiftçiler bahçelerinde ürettikleri ürünleri satıyor. Bu pazarda halden ürün göremezsiniz, hepsi doğal ve yerel üreticiden. Hani genellikle pazarlarda bağırtılar, yerlerde çöpler olur ya burada öyle bir sahne görmeniz mümkün değil. Samimiyet, güleryüz ve özlenen köy yaşamının tüm özellikleri aynı yerde birleşince dahasına ihtiyaç kalmıyor. Eğer Sığacık'a yolunuz pazar günü düşerse bu pazarı ziyaret etmeden ayrılmayın.
Rengarenk pazarın çeşit çeşit güzellikleri, içten Ege insanı ile birleşince cıvıl cıvıl, tadından yenmeyen bir ortama dönüşüyor.
Sokaklara girip çıkıyorsunuz, tezgâhlar ve sıcak gülümsemeler sizi çağırıyor. Hemen her sokakta oturabileceğiniz, çayınızı yudumlayıp, ev yapımı tatlılar, el açması gözlemeler yiyebileceğiniz yerler var. Karpuz reçeli mi ararsınız, domates reçeli mi, ne ararsanız var.
Kurutulmuş çeşit çeşit şifalı otlar, halkın kendi zeytin ağaçlarından ürettikleri doğal zeytinler, zeytinyağları ve zeytinyağlı sabunlar... Çok daha fazlasını Sığacık pazarında bulacaksınız.
SON YILLARIN TRENDI
Sığacık, tarihte İon medeniyetine ait 12 şehirden biri olarak biliniyor. Denizcilerin Sığacık'ı azgın fırtınalardan kurtuldukları bir sığınak olarak gördükleri için bu ismin verildiği düşünülüyor. Aynı zamanda Seferihisar, dünyadaki Citta Slow hareketinin Türkiye'deki öncüsü. Türkiye'de bu unvanı alan ilk ilçe.
Yavaş şehir felsefesi ile birlikte yerel sebzeler, yerel yiyecekler, geleneksel yemekler, pansiyonculuk son yıllarda büyük ivme kazandı. Bundan 7- 8 yıl önce sakin bir sahil kasabası olan Sığacık sinema ve dizilerde de ön plana çıktıktan sonra yerli turistin büyük ilgisini çeker oldu. Sığacık ile birlikte pazarı da popüler bir nokta oldu.
Pazar günleri Sığacık Kalesi içerisinde dar sokaklar arasında kurulan pazar, Sığacık ve civarında yaşayan kadınların ellerinden çıkan mantılar, gözlemeler, salçalar, reçeller ile donatılıyor.
Burada sizi hemen karadut suyu standı karşılayacak. O sıra boyunca reçellerin ve yemeklerin olduğu stantlar pazarı boydan boya kaplıyor. Sadece stantlarda değil tabi ki, burada aynı zamanda dükkânlar da var. O dükkânların içerisinde de yemeklerinizi yiyebilir, yayık ayranlarınızı içebilirsiniz.
Seferihisar'ın markalaşmış mandalinalarına ev sahipliği yapan bahçeler, enginar tarlaları, zeytinlikler, bağlar sayesinde bu toprakların en önemli geçim kaynağı tarım. Bunu sokaklarda gezerken rastladığınız organik gıda tezgahlarından, kadınların kendi elleriyle yetiştirdiği ve sattığı sebze ve meyvelerden, pazar günleri kurulan üretici pazarından da anlayabiliyorsunuz. Ayrıca, küçük balıkçılarda masanıza gelen taptaze salatalar, mezeler hem midenize hem gözünüze ziyafet yaşatıyor.
Kasabada hazır yemek namına hiçbir şey bulamazsınız. Zaten Citta Slow şehirlerinin en büyük özelliklerinden biride hazır yemek bulunmaması... Ancak Ege mutfağından lezzetlerin en güzelini burada bulacaksınız.
Zeytin yağlılar ve tabi ki de Ege'nin olmazsa olmazı balık da sofraların baş tacı...