Urfa'ya 20 kilometre uzaklıkta yer alan Göbekli Tepe, insanlık tarihinin en ilginç keşiflerinden biri... Bilinen tüm gerçekleri alt üst eden bu esrarengiz yapının tarihi 12 bin yıl öncesine dayanıyor. Daha yerleşik yaşama geçilmeden avcı-toplayıcı kültür aşamasında tapınaklar inşa edilmesi olasılığı, insanların sosyal evrimi ve dinlerin doğuşuna dair mevcut teorileri sararken ilk 'Tanrı' olgusunun Ana Tanrıça ile yaratıldığına dair varsayımlar da Göbekli Tepe'de keşfedilen imgelerle açmaza giriyor. Göbekli Tepe'nin keşfi bu alanlardaki mevcut teorileri ve varsayımların yeniden gözden geçirilmesini ise zorunlu kılıyor. Sırları ve gizemleriyle hâlâ birçok bilinmezliği içinde saklayan bu tılsımlı yapı, dünyanın birçok ülkesinden her yıl milyonlarca ziyaretçi ağırlıyor. Ve bu tılsımlı mekâna gelen herkese "Bu yapı acaba nasıl oluştu?" sorusunu sorduruyor.
BİLİNEN TARİH ALT ÜST OLDU
Şanlıurfa'nın Haliliye ilçesininin Örencik Mahallesinde yer alan tepede Paleolitik Çağ kalıntıları bulunabileceği olasılığı ilk kez 1963'te İstanbul Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi araştırmacılarının yüzey çalışmaları sırasında kayda geçti. Ancak alan uzun yıllar sadece evraklarda paleolitik alan olma olasılığı bulunan yer olarak kaldı. Tâ ki 1994 yılında Şanlıurfa Müzesi ve Alman Arkeoloji Enstitüsü tarafından Prof. Dr. Klaus Schmidt başkanlığında kazı çalışmalarına başlanana kadar... Prof. Schmidt başkanlığındaki kazılarda ortaya çıkan devasa T şekilli ve üzeri kabartma resimlerle dolu taşlar arkeologları hem sevince hem şaşkınlığa boğuyor. 12 bin yıl ve muhtemelen daha da eski tarihe sahip olduğu keşfedilen Göbekli Tepe, bilinen tarihi de alt üst ediyor.
PİRAMİTLERDEN DE ESKİ
Yaklaşık 11.600 yıl önce Fırat ve Dicle nehirleri arasında kalan bölgede insanlık tarihinin en önemli oluşumlarından biri olan inşa edilen Göbekli Tepe, Mezopotamya'daki ilk şehirlerden 4.600 yıl, milyonlarca turistin ziyaret ettiği İngiltere'deki ünlü Stonehenge'den 6.600 yıl, Mısır Piramitleri'nden 7.100 yıl, Malta Adası'nda bulunan tapınaklardan da 6.100 yıl daha eski... Yerleşim yerinden öte, bir tapınak merkezi olan Göbekli Tepe'de bulunan mimari yapılar günlük yaşama yönelik değil, aksine ibadet amaçlı yapıldığı iddiasını güçlendiriyor.
T SÜTUNLAR İNSAN FİGÜRÜ
Göbekli Tepe üzerinde yapılan jeomanyetik ve georadar taramalarda, çapları 20 ile 30 metreye varan daire biçimli, 20 adet, tapınma amaçlı kullanılan alan tespit edilmiş ancak bunlardan yalnızca 6 yapı katı bugüne kadar ortaya çıkarılabilmiş. Duvarlarının kalınlığı 1.4 metre olan 12 metre boyundaki 'T' biçiminde sütunlar ile çevrilmiş bu tapınakların merkezinde, iki 'T' biçiminde sütun karşılıklı olarak yer alıyor. Arkeologlar boyları 3 ile 6 metre arasında değişen bu 'T' biçimindeki sütunların stilize edilmiş insan tasvirleri olduğunu düşünüyor. Bunun sebebi 'T' biçimindeki sütunlarda görülen kol ve el tasvirleri... Ayrıca bu sütunlar üzerine işlenmiş hayvan tasvirleri ve soyut semboller bulunuyor.
ÖNCE YAPTILAR SONRA GÖMDÜLER
Neolitik dönemde kullanılan ve sonra da terk edilen Göbekli Tepe'nin anıtsal yapılarını onu yapan Neolitik Dönem insanları tarafından bilinçli olarak doldurulduğu bir nevi gömüldüğü düşünülüyor. Bu dönemde yaşam biçimlerini de değiştirmeye başlayan son avcılar, eski kimliklerini, avcıtoplayıcı yaşamlarında onlar için önemli olan inanışlarını, sembol dünyalarını tahrip etmeden kapatarak terk etmişler... Bu nedenle son avcıların buluşma merkezi olan eşsiz tapınaklar dağı, ıssız, ırak, sessiz doğal ortamda, tahrip edilmeden günümüze kadar ulaşabiliyor.
GÖBEKLI TEPE'YE NASIL GİDİLİR?
"Gaziantep'ten 2 saat, Diyarbakır ve Mardin'den 2.5 saatlik araba yolculuğu ile ulaşabilirsiniz. Eğer aracınız yok ise belediyenin toplu taşıma araçların kullanabilirsiniz.
Şanlıurfa kent merkezinde iseniz Abide durağından 100 numaralı otobüse binerek Göbeklitepe'ye ulaşabilirsiniz.
Göbeklitepe her ne kadar geniş bir araziyi kapsıyor olsa da halka açık bölümü oldukça küçük. Çalışma ve kazılar sürdüğü için tüm bölgeyi gezemeyebilirsiniz. Ortalama 1 saat vaktinizi ayırmanız yeterli. Ayrıca Göbeklitepe'ye Müzekart ile giriş yapabilirsiniz.
Ören yeri haftanın her günü ziyarete açık. Yaz ve kış saati uygulaması yapıldığı için bölgeye ulaşmadan önce her sabah 08:00'de ziyarete açılarak nisan-ekim ayları arası 19:00, ekim-nisan arası 17:00'a kadar açık olduğunu bilmelisiniz.