20 milyon kişinin hıncahınç doldurduğu, her tarafından kaosun fışkırdığı, tezatların en uç örneklerini görebileceğimiz bir yerdeyiz. Yeryüzünün en kalabalık üçüncü şehri Mumbai'de... Dünyanın en pahalı evi olarak gösterilen, 2 milyar dolar fiyat biçilen Antilla binasını da gördük... Ama hemen binanın yanı başında, 1 milyon kişinin yaşadığı devasa gecekondu kenti Dharavi'nin içinden lağım akan sokaklarını da gezdik. Üç günlük Mumbai gezimiz bana hayatımın en büyük kültürel, ekonomik ve sosyolojik şokunu yaşattı. İşte bu şoktan satırbaşları...
ÜÇ ALTIN KURAL
Uçağımız Mumbai'ye doğru alçalırken aklımızda unutmamamız gereken üç altın kural vardı: Sokak satıcılarından bir şey yemek yok... Suyu sadece kapalı şişelerden içeceksin... İçeceğine asla buz koydurmayacaksın... Kurallar bu kadar net olunca insan daha ayak basmadan tereddüt ediyor tabii... Tamam, üç maddelik ihtarnamemizi aklımıza yazdık, valizimizi otelin kapısından içeri yolladık ve hiç oyalanmadan kendimizi bu devasa keşmekeşin içine attık. İlk durağımız Mani Bhavan Gandhi Müzesi... Burası Mahatma Gandhi'nin 1917-1934 yılları arasında yaşadığı evin müzeleştirilmiş hali. Gandhi'nin 30 bin kitaplık kütüphanesi, Adolf Hitler ve Franklin Roosevelt gibi isimlere yazdığı mektuplar ve Gandhi'nin hayatının önemli anlarının camekanlar içerisinde heykelleri yer alıyor. Çıkışta hatıra olarak birer Gandhi heykelciği satın alıp yola koyuluyoruz
DÜNYANIN EN BÜYÜK ÇAMAŞIRHANESİ
Şimdi sırada bir Mumbai klasiği var: Dünyanın en büyük çamaşırhanesi Dhobi Ghat... Buraya gitmek için üç duraklık bir tren yolculuğu yapıyoruz. Mahalaxmi Tren İstasyonu'nun hemen yanıbaşındaki Dhobi Ghat, 1890'dan beri hizmet veren kocaman bir açık hava çamaşırhanesi. Şehirdeki otel ve hastanelerden gelen havlu, çarşaf ve yastık kılıfları burada yıkanıyor. Sadece oteller de değil, restoranlar, kulüpler, hatta bindiğimiz otobüsün şoförünün giydiği üniformalar... Şehrin bütün çamaşırı burada yıkanıyor. Günde 7 binden fazla insan 100 binin üzerinde çamaşır yıkıyor. 2011'de aynı anda en çok kişinin elde çamaşır yıkamasıyla bir Guinness rekoru kırılmış burada. Instagram için fotoğraflarımızı çekip bir sonraki durağımıza geçiyoruz.
BOLLYWOOD'DA ŞANSIMI ZORLADIM
Dünyanın Hollywood'dan sonra en büyük ikinci film endüstrisi olan Bollywood, Mumbai'nin en büyük ekonomik gücü. 1911'de inşa edilmiş film stüdyolarında bugün yılda binden fazla film çekiliyor. Biz gittiğimizde stüdyolarda farklı yerlerde birden fazla filmin çekimi yapılıyordu. Bir mahkeme sahnesini kenardan izledim, eğlenceli bir dans gösterisine katıldım, seslendirme stüdyosunda kayıt provalarına girdim, set işçilerinin hummalı çalışmalarına katılıp sohbet ettim. Ortalıkta bütün gün dolandım ama bir rol teklifi gelmedi... Sonuçta ben değil, Bollywood kaybetti.
2 MİLYAR DOLARA 27 KATLI BİNA
Mumbai'de görmek istediğimiz yer aslında çok. Ama ciddi bir sorunumuz var. O da şehrin 24 saat bitmeyen kaotik trafiği... Herkes kesintisiz kornaya basarak ilerlemeye çalışıyor. Arabalar, kamyonlar, otobüsler, motosikletler, hepsinin ortak dili korna... Bir süre sonra "Yeter!" diye bağırsanız da sizi kimse duymuyor. Sonunda hedefimiz karşımızda. Dünyanın en pahalı binası... Ederi tam 2 milyar dolar... Sahibi ise dünyadaki en zengin beşinci kişi olan, Hintli iş insanı Mukesh Ambani. 27 katlı evin ilk altı katı, içerisinde en pahalı otomobillerin bulunduğu bir otopark. Aile binanın en üst katında yaşıyormuş. Üç tane helikopter pisti, birçok havuz, spa, balo salonu, binada yok yok anlayacağınız.
GECEKONDUNUN BAŞKENTİ DHARAVİ
1 milyondan fazla insanın yaşadığı, dünyanın en büyük gecekondu mahallesi Dharavi'nin adını Slumdog Millionaire filminden biliyordum. Şimdiye kadar gezip gördüğüm yerler arasında en sarsıcı deneyim burasıydı diyebilirim. Tüm dünyadan geri dönüşüme gönderilen şeyler burada toplanıyor. Teneke evler, mukavva tavanlar, daracık sokaklar, inanılmaz bir koku, yerlerde fareler cirit atıyor, kanalizasyon yok, lağım sularına bata çıka ilerliyorsunuz... Burayı gezmek için yaklaşık iki buçuk saat süren özel turlar düzenleniyor. Tekstil atölyeleri, pisliğin içindeki poğaça fırınları, yerlerde kablo parçalayan çocuklar, kağıt toplayıcılar, çuvallar dolusu atık... Dharavi'de hayatımızın en tuhaf iki saatini yaşadık...
FİL ADASI'NA YOLCULUK
UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde de bulunan Fil Adası'na bir saatlik bir tekne yolculuğuyla gidiliyor. Adada, Hinduların üç büyük tanrısından biri olan Shiva'nın heykellerinin bulunduğu kaya mağaraları var. 200 basamak çıkarak varacağınız Fil Mağarası'nda sizi başları üzerinde su taşıyan kadınlar ve 10 binden fazla maymun karşılayacak. Güzel fotoğraflar çekebilirsiniz ama fotoğraf makinenize sahip çıkın. Maymunlar kapkaççı