Tripadvisor'a göre Alanya'nın eşsiz güzellikteki Kleopatra Plajı, Avrupa'daki en güzel plajlar arasında altıncı sırada yer alıyor. Alanya benim için de Kleopatra Plajı demekti. Taa ki geçen günlerde Antalya Kalesi'ni gezme fırsatı bulana kadar. Kale deyince güneşin altında saatlerce tırmandığımı ve merdiven çıktığımı düşünmeyin. Geçen yıl Damlataş 100. Yıl Parkı yakınlarında hizmete giren teleferik sayesinde dakikalar içinde kendimi kalede buldum. Teleferik geçen yıl açıldı ama ben ilk kez bu yıl yolculuk yapma fırsatı buldum. Yerden yükseldikçe bölgenin doyumsuz manzarası da ayaklarımızın altına serildi. Turist kalabalığından uzaklaşmak ve doğaya teslim olmak çok keyifliydi. Teleferikten indikten sonra seyir teraslarını birbirine bağlayan özel yürüyüş alanı kalenin Ehmedek denilen kısmına kadar olan yürüyüşü daha konforlu hale getirmişti.
KALE İÇİNDE YAŞAM
En iyi korunan Ortaçağ kalelerinden biri olan Alanya Kalesi, aynı zamanda içinde yaşamın sürdüğü sayılı kaleler arasında yer alıyor. Selçuklu İmparatorluğu döneminde görkemli şeklini alan kalenin uzunluğu 6.5 kilometreyi bulunuyor. Kaleye vardığınızda içinde devam eden hayata tanık olma fırsatı da buluyorsunuz. Yaklaşık 650 hane yaşıyor. Aslına uygun olarak restore edilmiş taş evlere yabancıların da ilgisinin büyük olduğunu öğreniyoruz. Zaten geçen yıl teleferik 850 bin kişiyi kaleye taşımış ve bu rakamın yüzde 65'ini yabancı turistler oluşturmuş. Kalede gezmek o kadar keyifli ki ayrılmak istemiyorsunuz. Ancak ne yazık ki kalenin teleferik girişi 19.00'da kapatılıyor. "En azından yaz aylarında bu süre uzatılsa, gelenler gün batımının keyfini doyasıya yaşasa" demekten kendinizi alamıyorsunuz. Son teleferik seferini gönüllü olarak kaçırınca kaleden Alanya'nın ışıl ışıl halini görme fırsatı da buluyoruz. Bu haliyle gerçekten de söylenildiği gibi 'deniz kenarında Vegas'ı andırıyor. Gidiş-dönüş 20 TL olan teleferik, kaleyi gezmeyi kolaylaştırmanın yanı sıra buradaki sosyal yaşamı da hareketlendirmiş. Hatta önümüzdeki günlerde DJ Furkan Kozanlı burada 25 dakikalık bir performans gerçekleştirecek. Kaçırmayın.
RESTORANDAN KALKAMADIK
Kale içinde Süleymaniye Camii ve bedesteni gördükten sonra biraz soluklanmak için Gardenia Restaurant'a oturuyoruz. Bir saatlik molamız ışıklandırılan kale manzarası eşliğinde altı saatlik unutulmaz bir geceye dönüşüyor. Sahibi Burak Sipahioğlu, gerçekten de dekorasyonundan mutfağına her ayrıntısına özenerek çok güzel bir mekan ortaya çıkarmış. Restoranın genç şefi Azmi Tuyun da özenle seçtiği malzemelerle çorbasından et yemeklerine lezzetli bir menü oluşturmuş. Tuyun'la yaptığımız kısa sohbette kullandığı kimi ürünleri dağdaki yörüklerden gidip bizzat kendisi aldığını anlattı.