Ne zaman New York'a gelsem, mutlaka uğrarım. Meatpacking, Arnavut kaldırımlı sokakları, bir dönem kasapların yer aldığı binaların dönüştürülmüş yeni nesil halleri ile artık modanın, tasarımın, sanat galerilerinin ve tabii gastronominin en cool adresi. Her daim cıvıl cıvıl ama havanın ısınmasıyla beraber yazlık mekanlar, teraslar açılmış. Hatta terasında havuz olan mekanlarda güneşlenenler bile var.
Catch'in terasındayım
Deniz mahsulleri ile ön plana çıkan restoran, bölgenin göbeğinde bulunuyor. Dikkat çekici de bir sushi menüsü var. Meatpacking'in yenisi olmasa da ünlülerin tercihi olmasından dolayı her daim popüler. Uzun saatler kalıp eğlenceye de burada devam edebilirsiniz. Fiyatlar biraz tuzlu ama olsun bu keyfe değer.
Tasarım dostu Starbucks
Artık sadece kahve içeceğiniz bir yer değil. gününüzü de geçirebileceğiniz çok çeşitli imkanlar sunan bir Starbucks. İstanbul'da da Reserve şubelerine alışığız. Ancak buradaki iki katlı. Diğerlerinden farkı Starbucks tasarımı ürünlerinin çeşitliliği. Instagramlık malzeme de çok burada, benden dijitalcilere gelsin bu bilgi. Unutmadan bazen kapısında çok uzun kuyruklar olabiliyor ama sabredin ve bekleyin, görmeye değer.
RH Rooftop Restaurant
Bir mobilya mağazasının en üst katındaki restoran son dönemde çok popüler. Kışın kapalı alanında dev avizelerin altında yemeğinizi yiyebilir yaz aylarında da terasının keyfini sürebilirsiniz. Rezervasyonsuz gidebilirsiniz hiç kasmayın. Benim tercihim akşamüstü saatleri. Müşterileri şort-tişörtle kabul ediyorlar, ama mekanın şıklığına ayak uydurmak isterseniz o ayrı.
Soho House'un havuzu
Üyelerin gidebildiği, şehrin en eski Soho House'u aslında. Terasına da çoğu zaman sadece bir arkadaşınızla girebiliyorsunuz. Şu sıralar New York'ta hava sıcak olduğundan barın etrafında dolanan bikinili, şortlulara denk gelebilirsiniz. Siz de gitmeden içinize mayonuzu giyin, bir şeyler atıştırdıktan sonra havuz keyfi yapmak isteyebilirsiniz. Unutmadan pazar brunch'ları da bir şahane.
Dean&Deluca Stage
Amerika'nın hatta New York'un en popüler alışveriş ve yeme-içme markalarından Dean&Deluca yeni lüks kafeteryasını burada açtı. Bir önceki seyahatimde burası boştu ve hızla dönüştürülerek yeni bir mekan oldu. Adından da anlaşıldığı gibi burası şeflerin sahnesi. Açık mutfakta birçok şefin gözlerinizin önünde hazırladığı yemeklerle kendinizden geçiyorsunuz. Siz de bu sahnenin bir parçası olun ve lezzetli Dean&Deluca yemeklerini tadın. Hem de farklı ve yeni olanı paylaşmış olursunuz.