Hava her daim sıcak, eğlence hiç bitmiyor, dalış meraklıları için sayısız alternatif sunuyor. Ege kıyılarından bahsetmiyorum. İstikametimiz Miami. Hem biraz daha adrenalin istersek, korku tünelleri ve hız trenlerinin dünyada en iyilerinin bulunduğu Orlando sadece üç saat mesafede. Direksiyon başına geçmek istemezseniz de trenle Disneyland'ın kalbine gidebilir, Mickey Mouse ile fotoğraf çektirebilirsiniz. Türk Hava Yolları'nın direkt Miami seferi var. 13 saatlik yolculuk sonunda Miami Havalimanı'na varıyorsunuz. Gümrük kuyruğu genelde yaz sezonunda uzun sürüyor. Tüm işlemler bitip de havalimanından dışarı çıktığınız anda ise sıcak hava yüzünüze çarpıyor. Ama gittiğiniz her kafede, alışveriş merkezinde klimalar var. Hatta genelde bir kafede ya da alışveriş merkezinde üzerinize hırka giyme ihtiyacı hissedebilirsiniz. Ya da serinlemek için plajda takılıp, şu meşhur South Beach'te havlunuzu kumsala, kendinizi de okyanusa atabilirsiniz. Nikkie Beach, Miami'nin plaj denilince ilk akla gelen adreslerinden biri. Özellikle pazar eğlenceleriyle ünlü. Aslında tam deniz kenarında değil. Denize girmek için biraz yürümeniz gerekiyor. Ama rahat şezlonglarında güneşlenebilir, beach partide dans edebilir ve lezzetli yemekler yiyebilirsiniz.
ALIŞVERİŞ İÇİN İDEAL
Alışveriş için trendy adres Design District. Louis Vuitton, Christian Loubotin, Chanel gibi markaların en büyük mağazalarını burada bulabilirsiniz. Mağaza dışında sanat galerileri, restoran ve kafeler de var. Büyük bir alışveriş merkezi isterseniz biraz kuzeydeki Aventura Mall'a gidebilirsiniz. Burada tasarım butikler dışında, istediğiniz tüm markaları da bulabilirsiniz. Bal Harbour ise yine lüks markaların olduğu bir alışveriş merkezi. İçindeki restoranları da oldukça popüler.
KAHVALTISI MEŞHUR
New Cafe, Miami'nin en meşhur kafesi. Çok turistik ama Ocean Drive'da ve hemen hemen herkes News Cafe'ye mutlaka uğrar. 24 saat açık olan kafenin menüsünde kebap bile var. Genelde sıra oluyor ama oldukça büyük, fazla beklemeden yer bulabiliyorsunuz. Big Pink, Collins Avenue'da, Nikkie Beach'in hemen arka tarafında kalan bir kafe. Buranın özellikle kahvaltısı meşhur. Porsiyonları büyük. Pazar günü Big Pink'e gitmek havalı bir durum.
TRENDY RESTORANLAR DİYARI
1913 yılında Joe Weiss tarafından açılan Joe's Stone Crab o günden günümüze sanatçıları, devlet adamlarını ağırlamaya devam ediyor. Miami'nin deniz mahsulleri konusunda en iddialı adresi. Rezervasyon almıyor, kimi zaman kapısında kuyruklar oluşuyor. Robert De Niro'nun sahibi olduğu Nobu'nun Miami şubesi de rezervasyon almıyor. Dolayısıyla burada da kuyrukta bekleme sorunu var. Ama buna kesinlikle değiyor. Steak yemek için en sükseli adres ise The Forge Restaurant&Lounge. Üstelik yemek sonrası hemen yan tarafındaki Glass gece kulübünde şehrin en gözde partileri düzenleniyor. Bizde pek tutmadı belki ama Miami'deki Soho House'ın içinde herkese açık olan Cecconi's de popüler adreslerden biri. Gece eğlenceye devam etmek isteyenler Glass dışında, Wall, Bardot ya da Downtown'daki Space'te eğlenceye devam edebilir. Delano Oteli'nin içindeki FDR de şehrin gözde parti mekanlarından biri. Delano Otel'e de bir şeyler içmek için uğrayabilirsiniz.
HARİKALAR DİYARI ORLANDO
Benim için bir klasiktir Miami tatilini Orlando ile birleştirmek. Bunun dışında Bahamalar, Küba gibi alternatif rotalar da yapma şansınız var. Ama doğa ve macera tutkunları için Orlando harika bir seçim. Hele çocuklar ya da her daim çocuk kalanlar için mutlaka gidilmesi gereken bir destinasyon. Legoland, Magic Kingdom, Universal Studios, Sea World... Çok sayıda tema parkı var burada. Sea World'te suya dair her şey var. Penguenlerin dünyasına dalabilir, kaplumbağaları yakından inceleyebilirsiniz. Bu arada penguenlerin olduğu bölüm oldukça soğuk, bu yüzden yanınıza bir hırka almanızda yarar var. İçeride ayrıca hızlı trenler de var. İki yıl önce açılan ve Orlando'nun en hızlı ve yüksek treni Mako da burada. Mako'da üstten herhangi bir koruma aparatı yok. Sadece bacaklarınızın arasına çektiğiniz demir sizi koruyor. 60 metre yukarıdan aşağı giderken oturduğunuz yerden yükseliyorsunuz ve uçtuğunuzu hissediyorsunuz. Korkmuyorsanız kesinlikle deneyin. "Trenler, hız bana göre değil" diyorsanız da buyurun Walt Disney'deki tüm karakterleri görebileceğiniz Magic Kingdom'a. Şahsen ben gitmeyi bırakalı yıllar olmuştu ama yeğenler yüzünden tekrar başladım. Çocuklar için tam bir masal diyarı burası. Bir yanınızda Mickey Mouse, diğer tarafta Sindirella... Sabahtan akşama kadar karakterlerin geçişleri oluyor. Ayrıca ailece binebileceğiniz hız trenleri de var. Çok korkutucu değil bilakis keyifli tren bunlar. Islands of Adventure ise adından da anlaşıldığı üzere tam bir heyecan adası. Spiderman, Hulk, Ice Dragon... Hızlı, yüksek, baş aşağı dönen pek çok tren var. Özellikle yaz döneminde kuyruklar inanılmaz uzun oluyor. Kimi zaman bir trene binmek için bir saatten fazla beklemek zorunda kalıyorsunuz. Bu yüzden ekstra para verip ekspress geçiş alın. Legoland ise her şeyin legodan yapıldığı oldukça ilginç bir yer. Gün boyu gösteriler ve şovlar da gerçekleşiyor. Ayrıca içinde bir de su parkı var. Böylece girip serinliyorsunuz.