Monaco'ya ilk kez 15 yıl önce gitmiştim. Sonra da defalarca gittim. Gittiğiniz yerlerde yeni keşifler de çok önemlidir, bildiğiniz izlerin peşinden gitmek de... Monaco benim için öyle bir yer. Bildiğim izlerin peşinden gider, aynı yerlerde yemek yer, aynı yerlerde kahvemi içer, aynı yerlerde dolaşırım. 15 yıl önce alışveriş yaptığım butiğin sahibi bile hâlâ hayatımdadır. Tabii bu 'lüks', Monaco gibi küçük bir yer için daha çok geçerli. Sonuçta uzunluğu 3 bin 350 metre bir yerden söz ediyoruz. Bilmeyenler için belirtelim; Genişliği en geniş yerde bin metreyi buluyor, en dar yerde ise 245 metre. Yani aslında küçük bir masal şehir Monaco... Vatikan'dan sonra dünyadaki en küçük ikinci bağımsız devlet olan Monaco, dünyada nüfus yoğunluğu açısından ön sıralarda geliyor. Toplam nüfus 35 bin 646. Bunların 7 bin 600'ü Monaco pasaportu taşıyanlar. Fransız ve İtalyanlar'ın da ağırlıkta olduğu Monaco'da 125 farklı ülkeden insan yaşıyor. Ülkenin siyasi yapısı Anayasal Monarşi. Ve Monaco toprakları 1297 yılından beri Grimaldi Hanedanı tarafından yönetiliyor.
FOTOĞRAFLAR İÇİN TIKLAYIN
GÜVENLİ VE TEMİZ
Sayısal bilgileri bir kenara bırakıp biraz da yaşamdan söz edelim. Müthiş güvenli bir yer. Kişi başına yedi güvenlik görevlisi düşüyor. Her yer pırıl pırıl. Kendinizi özel hissetmekle kalmıyor, öyle yaşıyorsunuz. Gerçek olan şu ki; Monaco'nun efsanevi prensesi Grace ile başlayan masal havası, kimliğini her yerde, her ortamda hissettiriyor. Ben bu kez, Gül Balosu nedeniyle oradaydım. Monte Carlo La Société des Bains de Mer'in Türkiye ve Ortadoğu temsilcisi Hülya Biren'in ev sahipliğinde 28 Türk vardı baloda. Ve dünyanın dört bir yanından insan, özellikle de Uzakdoğu'dan... Karl Lagerfeld tarafından 'Art Deco' konseptiyle tasarlanan ve Sporting Monte-Carlo'da gerçekleştirilen gecenin starı ise Lily Allen'dı. Ama star deyince orada bir kısa ara verelim... Monaco zaten herkese kendini star gibi hissettiren bir ülke... Mesleğim gereği dünyanın her yerinde davetlere katıldım ama böylesi bir şıklığı hiçbir yerde görmedim dersem abartmış olmam. Monaco'nun sosyal ajandası her zaman dolu. Yaz aylarında başlayan ve iki ay boyunca devam eden yaz festivalinde dünyaca ünlü isimler sahneye çıkıyor. Uluslararası Monte Carlo Sirki, Klasik Otomobil Rallisi, tenis turnuvaları, Grand Prix Formula 1 yarışları, konserler, operalar, balolar... Bir masal yaşamak istiyorsanız, bu etkinliklerin denk geldiği tarihlerden birini seçebilirsiniz kendinize...
DÜNYA ÖNÜNÜZDEN AKIYOR
Monaco küçük bir yer olunca yapacaklarınız sınırlı gibi görünebilir. Ama kendinize orayı merkez seçerek, yakın çevredeki görülesi yerlere günübirlik kaçışlar gerçekleştirebilirsiniz. Canınız bir şey yapmak istemiyorsa, içlerinde birbirinden güzel restoranlar ve kafelerin bulunduğu otelinizde vakit geçirebilirsiniz. Sahilde yürüyüş yapabilirsiniz. Akşam en şık restoranlarda yerinizi ayırtıp dünya lezzetlerinin peşinde koşabilirsiniz. Casinolarda nasıl hayatların yaşandığına tanıklık edebilirsiniz. Yok ben sabit kalayım diyorsanız, gün boyu Cafe de Paris'de hiç sıkılmadan oturabilirsiniz. Siz orada otururken, bütün dünya önünüzden akar... En lüks otobilller geçer önünüzden... Şaşkın turistler geçer... Dünyaca ünlü isimleri her an görebilirsiniz. Hatta Türkiye'den birilerine de rastlamanız olası. Ve alışveriş... Dünyanın en önemli markaları elinizin altındadır... Kendinizi kaptırırsanız, bütçeyi zorlarsınız... Ve kişisel bir not... İlk gençlik yıllarımda heyecanla Fransız dergilerinin Türkiye'ye gelmesini beklerdim. Prenses Caroline ile Prenses Stephanie'nin hayatları çağdaş bir peri masalı gibi gelirdi bana... Sonra aile içinde yaşanan olaylar, hayatın o kadar da toz pembe olmadığını gösterdi bize de onlara da... Gül Balosu'nda Prenses Caroline'i görünce bütün bunları hatırladım. Sonra dünyalar güzeli kızı Prenses Charlotte ve oğlu Prens Andrea Casiraghi'yi görünce 'bu masal devam etmeli'nin gerekliliğini anladım. Çünkü Monaco, kraliyet ailesinin gücü ve popülaritesi ile yükselen ve parlayan bir ülke...
HALKA AÇIK ŞİRKET
1863 yılında Monaco Prensi Charles 3 tarafından kurulan La Société des Bains de Mer'in yüzde 69'u Monako Prensliği'ne ait. Yüzde 31'i ise Paris borsasında halka açık bir şirket. Bünyesinde dört lüks otel var: Hotel de Paris, Hermitage Hotel, Monte Carlo Bay Hotel ve Monte Carlo Beach Otel. Şirkete ait dört casino, 32 lüks restoran (Aralarında Louis XV Alain Ducasse, Le Vistamar, Buddha Bar, Cafe de Paris de var) ve birbirinden ünlü gece kulüpleri de bulunuyor.