Fatih Terim, Kayserispor maçı 11'inden 8 oyuncuyu rotasyona sokunca Alanya karşısında uyumsuz bir Galatasaray izledik. 4-6-0 oyun anlayışıyla sahada yer alan sarı-kırmızılı futbolcular bireysel becerilerini ön plana çıkarmaya çalıştılar. G.Saray santrfor sistemiyle oynasaydı Alanya savunmasının göbeğindeki Tzavellas-Coulker ikilisi bu kadar rahat edemezdi. Alanyaspor dersini o kadar iyi çalışmış ki Galatasaray'a geniş alan bırakmadı. Çok koşarak Lemina ve Belhanda başta olmak üzere tüm Galatasaraylı oyuncuların geçiş oyununa izin vermediler.
Bu kadar derin rotasyon gerekli miydi? Ben Galatasaray'ın kupayı ikinci plana ittiğini düşünmüyorum. Ancak birbirleriyle oynama alışkanlığı olmayan oyunculardan kurulu Galatasaray sahada dilsiz, ritimsiz ve lidersiz bir görüntü çizdi.
Belhanda; Lemina'nın tüm oyun düzenini bozdu. Faslı futbolcu, oyunun hep kendisi üzerinden oynanmasını istiyor.
Belhanda'nın bu bencilliği hem Lemina'ya hem de takıma ciddi zarar verdi.
Erol Bulut, Terim gibi derin bir rotasyona gitmedi. Üstelik ikinci yarı Fernandes'i sahaya sürerek, Alanyaspor'un oyunda daha fazla üstün olmasını sağladı. Ligin boyu kısalıyor. Terim şunu bilmeli ki Jimmy Durmaz'dan asla verim alamaz, ısrar etmesi de yanlış.
Galatasaray, organize olamadığı için etkili pas yapamadı. Onyekuru, çalışkanlığı ile ön plana çıktı. Soldan yaptığı ataklarla etkili oldu ama arkadaşları Alanya ceza alanı içinde çoğalamadı. Galatasaray, psikolojik açıdan bu maçı kaybetmemeliydi. Çünkü, Antalyaspor maçından itibaren Galatasaray'ın yükselen bir grafiği ve kazanan bir yapısı vardı. Alanyaspor gibi gövdeli bir takıma kaybetmek dilerim G.Saray'ın kazanma alışkanlığına zarar vermez.
NOT: Futbolda şans önemlidir. Dün Galatasaray'ın en kötü oyuncusu olan Jimmy Durmaz'ın gollük vuruşu direkten döndü. Bakasetas ise yürüme ayağıyla jeneriklik bir gole imza attı.