Büyük kulüplerin formalarındaki yıldızlar şampiyonluklarını simgeler. Kulüplerin müzelerindeki kupalar da başarıları belgeler. Galatasaray da ligde, kupada ve Avrupa'da Türkiye'nin en başarılı kulübüdür. Bazen başarılar üst üste kazanılır ama bazen de kazanılması gereken stratejik başarılar vardır. 2014-15 sezonu şampiyonluğunu kazanmak sadece "4'üncü yıldızı takmak istiyoruz" şeklinde sınırlı kalamaz, kalmamalıdır. Neden mi?
UEFA kriterlerinin hakim olduğu yıllara adım attık. Artık herkes cebine göre hareket etmek zorunda olacak. Bu yüzden ligde şampiyon olacak takım rakiplerine karşı ciddi bir ekonomik üstünlük kazanacak. Şampiyonluk oyuncuların portföyünü zenginleştirecek. Şampiyon olan takım Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılacağı gibi ciddi bir ekonomik avantaj yakalayacak.
Şampiyonluk yolunda Trabzonspor maçıyla start alacak final haftalarında Galatasaray camiası seçim tartışmalarını ve kulislerini bir kenara bırakıp başta mevcut yönetim olmak üzere herkes ortak akılda buluşmalı.
Galatasaray'da Terim'le birlikte Selçuk, Melo, Muslera, Hakan Balta, Semih, Umut, Burak, Emre Çolak, Yekta gibi şampiyonluk yaşamış oyuncular var. Bu Hamza hoca için kalan haftalar adına ciddi bir avantajdır. Ancak Bruma, Yasin, Telles, Chedjou, Koray, Tarık, Olcan Adın gibi şampiyonluk yaşamamış oyuncular final haftalarında daha fazla sorumluluk almalıdır. Kaldı ki; Prandelli döneminde kenara itilen bu isimler Hamza hoca geldikten sonra kadroda sürekli yer bulmaya başladılar. Hatta Olcan oynamasını, "Hamza Hoca bize yaptığımız işi sevdirdi. Bu tavrı futbolumuza olumlu yansıdı" şeklinde yorumlamıştı. Ayrılmayı kafasına koyan Bruma ile "Bana şans ver. Kiralık gitmek istemiyorum" diyerek devre arası gitmeyen Yasin, Hamza hoca sayesinde yıldızlaştı. Hamza hoca ile oynama şansını yakaladığı için Koray yeniden Dortmund'un ilgi alanına girdi.
Bu süreç tıpkı Galatasaray'ın şampiyonluk yaşadığı 2008'deki gibi oyuncuların kenetlenip sorumluluk almasını gerektiren sezonu andırıyor. Ayrıca, Olcan, Yasin ve Bruma'nın şampiyonluk yolunda kendilerine güvenen ve destek veren Hamza hocaya iyi oynamaları yönünde ciddi bir borçları olduğunu düşünüyorum. Birleşmek başlangıçtır. Birliği sürdürmek gelişmedir. Birlikte hareket etmek başarıdır. Takım olmak ise şampiyonluktur...