Dün akşam iki takım da iyi mücadele etti. Top G.Saray'da daha fazla kaldı. Hatay, ilk yarıda G.Saray'ın arka tarafına iyi sarktı. G.Saray bu devrede topu fazla oynadı göründü ama etkili olamadılar. Feghouli iyi toplar alırsa, G.Saray'ın makinesi güzel çalışıyor. Gençler de ona yardım edince ortaya güzel işler çıkıyor. Ama Feghouli'nin biraz daha iyi bir şekle gelmesi lazım. İkinci yarı sarı-kırmızılılar son topları iyi yerlerden sokamadılar. Böyle olunca da gol gecikti, gerildiler. Aslında 70'den sonra Hatay biraz daha top yaparak G.Saray'ın arka tarafına gidebilse çok farklı olurdu. Onlar da defanstan dandun vurarak çıkmaya başladılar, çünkü yoruldular. Bu maç böyle biter denildiğinde, bu son dakikalarda büyük olan takımlar sahneye çıkıyorlar. G.Saray iyi top yapıyor zaman zaman ama defans, haddinden fazla geriye kaçıyor. Böyle olunca da rakibe orta alanda büyük bir yer kalıyor. Ve rakip burada rahat pas yapabiliyor, aynı zamanda çabuk kontratağa çıkabiliyor. Yeni oyuncular herhalde adapte olacaklar ama en az 4-5 maç lazım.
Diagne bazen iyi işler yapıyor, bazen de son derece kötü. Hücuma kalkmışsın, arkadaşın en az 25 metre depar atıyor, cennetlik canını cehenneme sokuyor. At ona pası, insin aut çizgisine, sana vereceği topta golü gene sen atarsın. Eveliyor, geveliyor, rakip kapanınca da saçma sapan işler yapıyor. Takımlarda bir bahane var. Neymiş, sezon başı... Şimdi ikici bahane de hazır. "Milli maç arasına kadar bir gidelim, ondan sonra siz bizi görün." Sonra gene bir bahane olacak. "Şu devre arasını bir görelim, siz bizi ikinci devre görürsünüz." 3-4 senedir böyle diye diye Türkiye'de futbol dibe vurdu. Kıbrıs Rum Kesimi bile bizi geçti. Kendi kendimizi aldatıyoruz, avunuyoruz.
Hakeme bir şey demeyeceğim. Maçta saçma sapan sarı kartlar gösterdi. Hatayspor'un mükemmel bir kontratağını başlamadan kesti. Belki de gol olurdu. Hüseyin Göçek, eski Hüseyin Göçek... Bir arpa boyu bile ilerleme yok...