Bu yaşıma geldim daha göreceğim şeyler varmış... F.Bahçe Başkanı, kendisine konuşanlara, tenkit edenlere hesap sormak için tribünden aşağı atladı. Dün de bir açıklama yaptı, "Beni satmayın demedim, beni itip kakmayın dedim" diyerek kendisini savundu. "Beni satmayın" cümlesi de, "Beni itip kakmayın" da kabul edilemez. Bütün dünya bu rezilliği seyretti. Yani biz Türkiye olarak kötü duruma düştük. Bu, dünya basınında Türkiye'de yaşanan olayda bir kulüp başkanı olarak geçer ama asıl olan kulüp başkanının Türk olması. Hangi kulüp başkanının olduğu da değil... "İşte Türkler böyle, barbarlar, hiçbir şeye tahammülleri yok, mağlup olunca ne hallere geliyorlar, kendi seyircisinden bile hesap soruyorlar" yorumları yapılıyor. Anlamadığım bir cümle de şu: "Bana küfür edip tenkit edenlerle yüz yüze konuşmak istiyorum." Peki ben de şimdi soruyorum, bir kulüp seyircisi de "Hakem niye bu kararı verdi?" ya da "Neden futbolcu böyle yaptı?" diye tribünden atlamaya kalkarsa ne olacak?
SAYIN BAKAN NEDEN PANKARTA MÜDAHALE ETMİYORSUNUZ?
İki kulüp başkanının ortasında Spor Bakanı oturuyor. Tribünde bir pankart, "Seni de seni seveni de sevmiyoruz." Allah Allah, enteresan.... Hani 6222 Sayın Bakan. Sizin gözünüzün önünde cereyan ediyor olaylar. Pankartı görüyorsunuz, neden müdahale etmiyorsunuz? Fenerbahçe Kulübü açıklama yaptı, "Biz federasyondan izin aldık" dedi. Federasyon buna izin verirse yarın başka statlarda buna benzer pankartlar açılırsa ne olacak? Neresinden bakarsanız bakın rezalet. Ali Koç ve ekibi, Aziz Yıldırım ve ekibinden kurtulmak için çok çalışma yaptı. Bunda da başarılı oldular. Aziz Yıldırım'ı ve ekibini iktidardan indirdiler. Yani Fenerbahçe'de bir ihtilal yaptılar. Buraya kadar tamam, ya sonra... Bu grup yaptıkları ihtilali bu kadar planlamışlardı. Bundan sonrasını planlamamışsanız ki öyle gözüyor, başarılı olamazsanız eğer; gönderdiğiniz grubu bu taraftara tekrar aratacak hale getirirsiniz.
AZİZ YILDIRIM'DA LİDERLİK VASFI VAR, ALİ KOÇ'TA YOK
Bir şekilde yolda gezdiğimde bu olayla çok karşılaşıyorum; şunu net söyleyebilirim, Aziz Yıldırım'ın Fenerbahçe'ye faydası da zararı da dokunmuştur. Aziz Yıldırım'da liderlik vasfı vardı. Ali Koç'ta yok. Bütün hikâye buradan kopuyor. Çok fazla değil takriben 1 sene önce, Fenerbahçe başkanı, Galatasaray teknik direktörü için şuna söyledi: Bir insanın sicili nasıl bu kadar bozuk, kabarık olabilir… Hem futbolcuyken hem antrenörken. Bakınız futbolcuyken sahada 90 dakika mücadele ediyorsunuz, tekme yiyor, tekme atıyorsunuz, yoruluyorsunuz. O yorgunlukla her şeyi yapabilirsiniz. Yapmamamız lazım olsa bile… Sonra da teknik direktör oluyorsunuz. Orada da sahanın içindesiniz, daha dikkatli olmalısınız. Siz takımınızı bırakıp tribüne çıkarsanız takımınızı satmışsınız demektir… Buraya kadar her şey normal. Fenerbahçe Başkanı bunları dedikten sonra yaptığı bu işten hem de başkanlık koltuğunda otururken nasıl kendisini savunacak merak ediyorum. Dünyaya rezil olduk Türkiye olarak. Türkiye'nin tanınmış aileleri vardır. Bunlar yalnız zenginlikten değil davranış biçimleriyle yıllarca örnek olmuşlardır. Olmayanları da yara alırlar. Ali Koç da bu ailelerden birinin ferdidir. Bilmiyorum anlatabildim mi?
KOÇ'UN ATLAMASI NASIL RAPORLARA YAZILMAMIŞ?
Maçta çok şey oldu. İyi güzel de Fenerbahçe Başkanı'nın tribünden aşağıya atlaması oradaki temsilci tarafından neden raporlara yazılmadı çok merak ediyorum. Zorlu toplantısı Fenerbahçe'ye çok zarar verdi. Ben Fenerbahçe Başkanı olsaydım ne Futbol Federasyonu başkanını ne de Zekeriya Alp'i böyle bir toplantıya zorlamazdım. Şimdi görüyorsunuz sonuçları ve kamuoyundaki tepkiyi.
MELER'İN PUANI...
BUGÜN telefonuma geldi, bazı gazetelerde mi çıkmış bilmiyorum, hem yazı hem de notlar. Bütün hakemler 8 ve üstünü almışlar. Bir tek Halil Umut Meler 5 almış. Bunu yazanlar da bana sallamışlar. Olabilir benim görüşüm. Ben Ankara'da yetiştim, memur çocuğu idim. Orta okul ve lisede hem okudum hem çalıştım. Onun için de paramın kıymetini bilirim. Hayatımda Halil Umut Meler'i görmedim. Bu maçta Halil Umut Meler'in ne puan aldığını bilmiyorum. Şimdi şunu söylüyorum. Eğer Halil Umut Meler, bu maçtan gözlemciden 5 puanlık not aldıysa en fazla 3 kişiyle iddiaya girebilirim. İddia miktarı ne kadar biliyor musunuz? 100'er bin lira ayrı ayrı. Eğer Halil Umut Meler, 5'in üzerinde not aldıysa ben de o şahıslardan 100'er bin lira alırım. Benle bu iddiaya girecek olanlara bir hafta müddet. Bu iddiaya girecek arkadaşlardan banka mektubu isterim. Hadi bakalım o yazıyı yazan sivri akıllılar veya silahşörler neredeler! Ne güzel para değil mi Milli Piyango gibi!