TÜRKİYE'DE futbolu seyreden insanları artık iyice aldatma devri başladı. Eskiden de aldatıyorlardı ama bu kadar değil. Niye biliyor musunuz? Devre oluyor ya da maç bitiyor, topla oynama sürelerini yazıyorlar, ısı haritası veriyorlar; veriyorlar da veriyorlar. G.Saray 3-2 kazandı. Rakip 8, G.Saray 10 kaldı. Kartlar doğruydu, yanlıştı; buraya yazmaya kalksak sütunlar yetmez.
Yayıncı kuruluş da nasıl olsa bunları vermiyor. Onların da kafalarında nasıl olsa bir şeyler vardır... Kardeşim siz de adalet falan istiyorsunuz ama sonra da "Bu işten fazla para kazanamıyoruz. Başakşehir'in tek başına G.Saray ile şampiyonluğa oynaması zevkli olmuyor. Bu işin sonuna kadar F.Bahçe, Beşiktaş, G.Saray ve Trabzonspor olursa biz de bu işten para kazanırız" mantalitesi varsa eğer; o zaman söyleyin dört büyükler bir tarafta oynasın, diğerleri öbür tarafta...
Öyle enteresan şeyler duyuyorum ki, inanılır gibi değil. Geçen hafta Diagne bir penaltı yapıyor dirseğiyle, Uilenberg eğitimde demiş ki, "Bu pozisyonlara penaltı vermeyeceksiniz!" Trabzonsporlu Ekuban ile Yeni Malatyasporlu Mina'nın pozisyonunda, Ekuban şiddetli ve tehlikeli bir dirsek yiyor; Uilenberg'e göre bu pozisyon da griymiş! Beyler, bunlar bizi aptal yerine koyuyorlar. Uilenberg "Bu olmaz, bu gri" diyor ama kendisi yeşilleri (!) götürüyor. Helal olsun onlara...
Bu film bu sene erken başladı, nasıl devam edeceğini hep beraber göreceğiz. Ama bir yerlerde bir şeyler oluyor, bir şeyler yapılmaya çalışılıyor; hep beraber göreceğiz! Bakınız, G.Saray dün gece kazandı. 8 kişi kalmış bir takımdan, uzatmanın son saniyesinde bile gol yiyeceklerdi. Şunu çok net söylüyorum, G.Saray çok kötü oynuyor. Biraz düzgün bir takım, G.Saray'ı perişan eder. G.Saray'da sahanın içinde bir otorite yok, futbolcular başıboş oynuyorlar. Galatasaray defansı her hafta aynı işi yapıyor. Seyirci de seyrediyor, Fatih Terim de... 14 sarı, 5 kırmızı kart olan bir maç. Hangileri doğru, hangileri değil; oturup kare kare seyretmek lazım. Nasıl olsa görüntüler yok, vermiyorlar! Kamuoyu da bunları öğrenemez. Yolda soranlara ancak böyle cevap verebiliriz.
Şu Falcao olayı hem G.Saray'ı hem Fatih Terim'i, hem de takımı bozdu. Falcao gelecek, bütün dertler bitecek hikayesi söylenmeye başlandı. Bu G.Saraylı oyuncular geçen sene şampiyon oldu ama herkes bu takımın peşinde değil, Falcao'nun peşinde. Yöneticiler de dahil! Bir de omuzuna el atıp fotoğraf çektirince, işler daha şahane oluyor ve sonunda arapsaçına dönüyor. Bu, arapsaçı adlı parça... Kim çözer bilemiyorum; Fatih Terim mi, Falcao mu? Türkiye'de yeni bir orta oyunu da başladı, gizlene gizlene...