Alanyaspor çok gol atıp çok gol yiyen bir takım, tamam. Bu ne demek, hücumu iyi yapıyorlar ama defansta iyi değiller. Peki o zaman ne yapacaksın? Alanya'yı kendi üzerine çekip, hücum gücünü kapatarak kendin seri çıkacaksın ki Beşiktaş bunu yapabilecek kapasitede bir takım. Ama özellikle ikinci yarı Beşiktaş inanılmaz bir baskı kurdu. Ancak Alanya çok kapandı. Yani bir türlü kapıyı kıramadılar. Kenarlardan çok da orta yaptılar.
Yalnız şu var, ilk yarı boyunca oynadıkları müddetçe hem Talisca hem de kaptan Oğuzhan istenileni veremediler dün gece. Bence Şenol onlara biraz fazla tahammül etti. Nitekim baktı ki olmuyor, bu kadar da akın yapıyorlar, Alanya da çıkamıyor, o zaman Negredo'yu oyuna soktu. Çünkü başka şansı kalmamıştı. Kapıyı açamıyorsan kıracaksın. Öyle oldu.
Çok adamla defans yapan Alanya, baskıyı yiyince adam kaçırmaya başladı. Çünkü Alanya forvetleri kendi defanslarını hiç rahatlatamadılar. Beşiktaş'ın defans hattı dahil üzerlerine gelmesini sağladılar. Öyle olunca da ikinci golü yediler. Büyük takımlara bu tarz oynarsan işin zor.
Siyah-beyazlılarda bazı futbolcular iyi mücadele ettiler. Hiç gereksiz bir şekilde kalecisine pas atan Babel iyi mücadele edenlerden biriydi. Quaresma'yı da bunun yanına koyalım. Yani dün gece yük siyahbeyazlıların her futbolcusunun üzerine eşit binmedi. Bazıları fazla enerji harcadılar, bazıları az. Demek ki bazılarını kenara alarak ders vermek lazım.
Alanya'nın aman aman hücumu yok. Attıkları gol de bir vuruş golü. Vurursun girer... Yani dün gece Alanya oyun şekliyle mağlubiyeti hak etti. Hak etti ama 'Beşiktaş iyi mi?' derseniz maalesef onun için de çok iyi şeyler söyleyemeyiz. Quaresma'nın penaltı pozisyonunda rakip, ayağını Quaresma'nın yoluna soktu, baldırıyla da hamle yaptı.
Quaresma penaltı niyetiyle gitti ama zaten yapılan penaltılıktı. Ama düşüş ve kendini atış biçimi hakemin kafasını karıştırdı ki penaltı çalamadı hakem.